Sarıkamış: Savaşlardan bir savaş
Osmanlı İmparatorluğu 1. Dünya Savaşı’na 1914 yılının Ağustos ayında girdi; savaş, Osmanlı için 30 Ekim 1918’de sona erdi.4 yıldan biraz fazla süren savaşta Osmanlı Devleti 10 ayrı cephede...
Osmanlı İmparatorluğu 1. Dünya Savaşı’na 1914 yılının Ağustos ayında girdi; savaş, Osmanlı için 30 Ekim 1918’de sona erdi.
4 yıldan biraz fazla süren savaşta Osmanlı Devleti 10 ayrı cephede düşmanla savaştı. Kafkas (Doğu), Irak, Filistin-Suriye, Çanakkale, Galiçya, Makedonya, Romanya, Yemen-Hicaz, İran ve Libya cephelerinde çok kanlı çatışmalar oldu.
Bu 10 cephenin kendi içlerinde de ayrıca savaşlar oldu: Örneğin Kafkas (Doğu) Cephesi’nde Köprüköy Muharebeleri, Kop Muharebeleri, Sarıkamış Çevirme Harekatı oldu. Örneğin Yemen’de İmam Yahya birlikleriyle çatışmalar oldu. Örneğin ırak Cephesi’nde Kutül Amare Savaşı, Filistin Cephesi’nde Gazze Muharebeleri, Nablus Savaşı yapıldı. Örneğin Hicaz’da Mekke Saldırısı, Medine Müdafaası yaşandı.
Birinci Dünya Savaşı’ndaki toplam askeri kaybın 17 milyon olduğu ifade ediliyor. İngiltere’nin ve Rusya’nın yaklaşık 2’şer milyon askeri savaşta öldü; Fransa’nın kaybı ise 1,5 milyon askere yakın. Osmanlı Devleti’nin asker kaybı ise 700-800 bin olarak veriliyor.
Şimdi soru şu: Osmanlı Devleti, 10 ayrı cephede savaşırken, bu cephelerin her birinde ayrı ayrı büyük muharebeler yaşanırken, neden Sarıkamış hepsinin önüne çıkar?
Öyle ya… Eğer yenilgiyse, Sarıkamış’ın, Gazze muharebelerinden, Mekke saldırısından, Bağdat’ın düşmesinden, Erzurum’un, Erzincan’ın, Trabzon’un, Diyarbakır’ın, bütün Doğu ve Doğu Karadeniz’in Ruslar tarafından işgalinden, Kudüs’ün kaybedilmesinden, Makedonya’dan çekilmemizden, Nablus önündeki büyük bozgundan ne farkı vardır?