Başka dergisi
Her ne kadar ulusal bir gazetede yazıyor olsam da, derginin bendeki yeri bir başkadır. Dergiler, hayatımızın olmazsa olmazlarıdır. Üzerimizde emeği olan ya da ilgi uyandıran isimlerin neredeyse hepsi, dergiler sayesinde gün...
Her ne kadar ulusal bir gazetede yazıyor olsam da, derginin bendeki yeri bir başkadır. Dergiler, hayatımızın olmazsa olmazlarıdır.
Üzerimizde emeği olan ya da ilgi uyandıran isimlerin neredeyse hepsi, dergiler sayesinde gün yüzüne çıkmışlardır.
İşte İsmet Özel, Süleyman Çobanoğlu, İbrahim Tenekeci, Ahmet Murat, Furkan Çalışkan ve Mustafa Akar.
Ve Mustafa Kutlu, İsmail Kara, Ahmet Kekeç, Hakan Albayrak, Sibel Eraslan ve Fatma Barbarosoğlu.
Türk edebiyatında üstat olarak kabul edilen Necip Fazıl Kısakürek, Cemal Süreya, Sezai Karakoç, Attila İlhan ve Cahit Zarifoğlu gibi isimler de dergicidir.
Görünen o ki, bir derginin başında ya da mutfağında bulunan isimlerin ayakta kalma ve yarınlara uzanma şansı daha fazla oluyor.
Şunu da hatırlatalım: Bir derdi olanlar dergi çıkarırlar. Ve ancak böyle kimselerin çıkardığı dergiler kalıcı olabilir.
Dergiler, uluslararası ilişkilerin geliştirilmesinde de önemli etkendir. Hatta, evliliklerin ardından, uluslararası ilişkileri geliştirmenin en önemli araçlarından biridir.
Eski Yugoslavya döneminde Üsküp’te yayınlanmaya başlayan ve onlarca yıl yayımlanan Sesler ve Çevren dergileri, bunun en güzel örnekleridir.
Sesler dergisi, Aralık 1965’den Nisan 2001’e kadar, tam 331 sayı yayımlanmıştı. Çevren dergisi ise Kasım 1973’den Aralık 1992’ye kadar, 92 sayı yayımlanmıştı.