Bre ışıksızlar, yekinin!*
Yunanistan, sekiz darbeci vatan hainini iade etmeme kararı aldı. Şaşırmadık. İlk değil, son da olmayacaktır. Şaşırtıcı olan başka hususlar var. Yunanlıların geçmişi, olmadık...
Yunanistan, sekiz darbeci vatan hainini iade etmeme kararı aldı. Şaşırmadık. İlk değil, son da olmayacaktır. Şaşırtıcı olan başka hususlar var.
Yunanlıların geçmişi, olmadık kötülüklerle doludur. Müslüman Türk milletine ne gibi fenalıklar yaptıklarını, herkes biliyor. Anadolu’da düşman kelimesinin karşılığının hâlâ “Yunan” olması boşuna değildir.
İslam beldesi olan Selanik, Yunan eline düşünce, birkaç yılda Müslümanlardan temizlenmiştir. Şehirdeki camiler yıkılmış ya da kiliseye çevrilmiştir. İslam mezarlıkları, yok edilmiştir. Yunanlılar Selanik’i aldıklarında, ilk icraatlarından biri, minarelerin yıkımı olmuştur. Mark Mazower, olan biteni Selanik: Hayaletler Şehri isimli eserinde şöyle anlatıyor: “Kentte daha önceki tüm Müslüman varlığının izlerini silmek istercesine, yerel yönetim neredeyse derhal, o zamana değin Selanik’in siluetini belirlemiş olan minarelerini yıkma kararı aldı ve bu iş için şirketleri ihaleye davet etti.”
Kurtuluş Savaşı yıllarında Yunanlılar İzmir’e çıkarma yapmış, Sakarya’ya kadar ilerlemiştir. Yunanlıların işgali ettiği yerler, adeta yaşanmaz hale gelmiştir. Editörlüğünü Ö. Andaç Uğurlu’nun yaptığı bir kurul tarafından hazırlanan Türkiye’nin Parçalanması ve İngiliz Politikası adlı kitap, İzmir’deki Yunan mezalimini İngilizlerin gözünden anlatıyor. İşte onlardan birkaçı:
İstanbul’daki İngiliz Yüksek Komiseri Amiral Arthur Calthorpe’den İngiliz Dışişleri Bakanı Lord Curzon’a (10 Haziran 1919): Yunanlılar İzmir’i bir mezbaha durumuna getirdiler.