Cemaludin Latiç ‘efsanesi’ bitti
Okuyoruz, dinliyoruz ve yaşıyoruz. Toplu şikâyet, müşterek dert: Saygı eksikliği…Saygısız insanların açtığı yaralar, yaptığı fenalıklar; yollarda, iş ortamlarında, sosyal medyada....
Okuyoruz, dinliyoruz ve yaşıyoruz. Toplu şikâyet, müşterek dert: Saygı eksikliği…
Saygısız insanların açtığı yaralar, yaptığı fenalıklar; yollarda, iş ortamlarında, sosyal medyada. Hayatımızın her ânında ve alanında.
Üslubumuz yakıcı ve yıkıcı. Şefkatten uzağız. Halden anlamıyoruz. “Eşyayı dahi incitme” diyen bir medeniyetin mensupları olarak, büyük bir incitme yarışı içindeyiz.
Neticede: Saygı duvarı yıkılınca, insana mahsus birçok incelik de o duvarın altında kalıyor.
Başarıya şartlanmak, ne yazık ki acımasızlığa, kıskançlığa ve saygısızlığa kapı aralıyor. Hal bu ki saygı, tek yön ve mecburi istikamettir. İstesek de, istemesek de, oradan gitmek zorundayız.