DOST Birliği

Hakkını vermek lazım. Sofya yönetimi, oldukça sıkı bir mali disiplin uyguluyor. 2016’daki ekonomik büyüme, beklenenin üzerinde gerçekleşti. İşsizlik, 2009 yılından bu yana, en düşük seviyede....

Hakkını vermek lazım. Sofya yönetimi, oldukça sıkı bir mali disiplin uyguluyor. 2016’daki ekonomik büyüme, beklenenin üzerinde gerçekleşti. İşsizlik, 2009 yılından bu yana, en düşük seviyede. Gelirlerde, nispi bir artış gözleniyor. Ülkenin, AB mevzuatıyla uyumlu bir görüntüsü de var.

Siyasi istikrarsızlığa ve kaygan ekonomik zemine rağmen böyle bir görüntü var. Fakat ne derler bilirsiniz: Dışı seni yakar, içi beni.

Bulgaristan’ın, bu olumlu göstergelere rağmen, birçok kronik sorunu var. Ülke genelinde yaygın olan rüşvet, yolsuzluk ve yasadışı örgütlenmeler bu sorunların en başında yer alıyor.

Bulgaristan’ın Cumhurbaşkanı Rumen Radev’in bir mülakatta söylediği şu sözler her şeyi özetliyor: “Yolsuzluk ve suç oranlarıyla mücadele önlemlerinin artırılması gerekiyor.”

Bir diğer kronik sorun da yoksulluk. Bulgaristan, en fakir AB ülkesi olma özelliğini koruyor. Halkın alım gücü çok düşük seviyelerde.

Sorunlar, ekonomiden ibaret değil. Ülkedeki etnik ve dini barış tehlike sinyalleri veriyor. Ayrımcılık ve nefret suçları her geçen gün artıyor. Aşırı milliyetçi söylemler ve ırkçı saldırılar endişe verici boyutlarda. Azınlık haklarında gerileme emareleri de görülüyor.

Türk azınlığın, Türkçe siyasi propagandasına müsaade edilmiyor. Kısa yazılışı Türkçe bir kelime diye, DOST partisinin tescili bir süre engellendi. İslam’a, Müslümanlara ve camilere yönelik saldırılar sistemli ve rutin bir hale geldi. Romanların toplumsal hayata kazandırılması adına hiçbir somut adım atılmıyor.

Mustafa Akar, “İyi niyetli insanlar asla işin içinden çıkamazlar” diyor.

Ülkenin gidişatı, halkın kafasını karıştırıyor. Siyaset kurumuna yönelik güvensizlik hızla artıyor. 2012-2017 yılları arasında üç kez sandık başına gidilmesi, seçimlere katılım oranının gittikçe azalması ve 1997 yılından beri, hiçbir partinin üst üste iki kez hükümeti kuramaması tam da bu sebeplerdendir.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Vay benim emeklerim… 20 Kasım 2024 | 80 Okunma Hüzünlü Kasım 13 Kasım 2024 | 60 Okunma Sosyal medya üzerine… 06 Kasım 2024 | 80 Okunma Geçici dünya, kalıcı hasar 01 Kasım 2024 | 39 Okunma Yazıktır, günahtır! 23 Ekim 2024 | 86 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar