Güzel susmak…
Birileri çıkıp bunu konuşmalısınız diyor, biz onu konuşuyoruz. Başka birileri şunu tartışın diyor, onu tartışıyoruz. Hiç kimse, biraz susun, susalım demiyor. Hiç kimse, dinlemeye talip...
Birileri çıkıp bunu konuşmalısınız diyor, biz onu konuşuyoruz. Başka birileri şunu tartışın diyor, onu tartışıyoruz.
Hiç kimse, biraz susun, susalım demiyor. Hiç kimse, dinlemeye talip olmuyor. Herkes, benim de konuşmaya hakkım var diyor. İyi güzel de herkes, her aklına geleni yüksek sesle dillendirirse, halimiz ne olur?
Ne garip: Müzikte bile, “susma durağı” diye bir şey var ama insanlar oraya gitmek istemiyor.
Bu en garip: İbrahim Tenekeci Ağabeyimizin, “Kur’an okunurken susuyor herkes / Geçiş üstünlüğü onundur çünkü” diye bir şiiri var. Bir akşam, yine onunla birlikteyken, bazı konuşma meraklılarının Kur’an’ı susturduklarına şahit olduk.
Bizim kültürümüzde “büyük sözü” diye bir şey vardır. Sadece konuşmak, fikrini söylemek diye bir şey yoktur.