Neden bütün dünya pide yemesin?!
BUGÜN sizi Türkiye gündeminden uzak bir yere taşıyorum. Huzurlarınızda Alan Yau. Müthiş bir Hong-Konglu o. Belki de Hong-Kong asıllı bir İngiliz demek daha doğru. Çünkü küçük yaşlarda Londra'ya...
BUGÜN sizi Türkiye gündeminden uzak bir yere taşıyorum.
Huzurlarınızda Alan Yau.
Müthiş bir Hong-Konglu o. Belki de Hong-Kong asıllı bir İngiliz demek daha doğru. Çünkü küçük yaşlarda Londra'ya geliyor, bütün eğitimini orada alıyor ve yemek sektörüne adını altın harflerle yazdırıyor.
Biz onu meşhur Hakkasan'ın yaratıcısı olarak tanıyoruz. Yemek sektöründe pek çok yeniliğe imza attı. Son olarak da Londra'nın göbeğinde Babaji diye bir pideci açtı.
Yemin ederim röportajı yaparken de yayınlarken de o kadar güzel anlattı ki, canım pide istedi! İki tane olsa yerim şimdi. Ben kıymalı seviyorum, o kuşbaşılı...
Öyle bir şehvetle anlatışı var ki, sormayın! O bize, bizim pidemizin müthiş bir şey olduğunu, bir dünya markası olabileceğini söylüyor. Pideyi yere göğe koyamıyor. Üç bileşeniyle, basit ama şahane bir ürün olduğunu, tıpkı hamburger ve pizza gibi "ikonik bir yiyeceğe dönüşebileceğini, ulusaldan globele taşınabileceğini anlatıyor.
Aslında ilginçtir, bir sosyolog gibi konuşuyor.
Simit Sarayı'nın da müthiş bir fikir olduğunu belirtiyor, benzer bir şeyin pide için yapılabileceğini de. Kendisi şu an deniyor, ürünün Türk kimliğinin altını çizerek tabii ki. Londra'dan sonra Dubai'de de bir pideci açmaya hazırlanıyor.
Geçtiğimiz günlerde Türk eşi Jale ve birlikte çalıştığı Reha Arslan ile buradaydılar. İyi bir baklava ustası bulmak için Türkiye kazan, onlar kepçe dolaştılar, sonunda buldular, onu da alıp Dubai'ye götürecekler...
Kafası fıldır fıldır çalışıyor; pide, benim de çok sevdiğim bir yemek, umarım bütün dünya pideyi tanır. Bugün benim için bir pide yiyin, ben diyetteyim de...