Yalan haberler için Tabip Odası'nın uyarısı yok mu?
AKYARLAR'da bir sitede buldum onu. Bir devremülkte. Dünyanın en mütevazı yeri.Malla, mülkle, parayla, pulla alakası olmayan bir kadın Canan Karatay Hoca. Hem görüntüsünden hem hayat tarzından şıpbanadak...
AKYARLAR'da bir sitede buldum onu. Bir devremülkte.
Dünyanın en mütevazı yeri.
Malla, mülkle, parayla, pulla alakası olmayan bir kadın Canan Karatay Hoca. Hem görüntüsünden hem hayat tarzından şıpbanadak anlaşılıyor.
Bütün ailesiyle birlikteydi, yanmış, daha da sağlıklı görünüyor. Her gün öğlene kadar yüzüyor. Dolunay olduğunda da mutlaka yüzüyor, gün batımında da... Bütün kitaplarını da o devremülkün minik balkonundaki tahta masasında yazmış.
Gelenlere, ev yapımı -tabii ki şekersiz- soğuk çay ikram ediyor. Şekerli ve gazlı her türlü içecek cıssss! Elinde patlıcanla karşıladı beni. 'Hamilelere şeker yüklemesi neden yapılmamalı'yı anlatırken o patlıcan "fetüs" vazifesi gördü...
Bu röportaj yarın da devam edecek...
Hocam yine üstünüze geliniyor! Nedir bu?...
-Gerçekleri söylüyorum diye böyle oluyor. Bir de halk bana inanıyor ya, "Karatay ne diyorsa doğrudur!" diye düşünüyor ya, bu da bazı meslektaşlarımı çıldırtıyor. O kadar ki, televizyon kanallarının müdürlerine telefon açıp, "O kadını çıkarmayın!" diye baskı yapıyorlar...
Neden peki?
-Kıskançlık! Bir de tabii anlamama, algılayamama... Başlarına Karatay kadar taş düştü! Huzurları bozuldu...
En son sizi meslekten men etmeye kalktılar...
-Meslekten men etme kadar büyük bir saçmalık olamaz. Böyle bir şeyi gerektirecek ne bir eylemim ne suçum ne de konuşmam var. Türk Jinekoloji ve Obstetrik Derneği'nin çok büyük bir ayıbı bu. Zaten suçlarını kabul ettiler, hemen ertesi gün internet sitelerinden o haberi çektiler...
Tam neydi olay, anlatır mısınız?