Bi durun yahu !
Çok açık söyleyeyim; kim kimi kiminle aldatıyor ilgilenmiyorum. Annemin çok kızdığı zaman “Üstümü çimen bağlasa unutmam.” sözünden bildiğim kadarıyla kadınlar...
Çok açık söyleyeyim; kim kimi kiminle aldatıyor ilgilenmiyorum. Annemin çok kızdığı zaman “Üstümü çimen bağlasa unutmam.” sözünden bildiğim kadarıyla kadınlar meselelerini bu tarafta halledemezlerse öteki tarafa taşımaktan yorulmazlar. Bu yüzden kimseye “Durun! Siz kardeşsiniz.” filan da demeyeceğim, sadece sorumlu davranmaya davet edeceğim.
Önce bir konuda anlaşalım, ünlü kişilerin ilişkileri onların özel hayatı değildir. Yaşadığı her neyse sorumluluğunu taşımalı ve kamuoyuna açıklama yapmalıdır.
Üç kişi arasında yaşanan ve kişisel olan kavganın sosyal medya aracılığıyla farklı boyutlara taşınıp adeta evli erkek-bekâr kadın avına dönüşerek geçmiş defterlerin açılması hiç hoş değil.
Gönül işlerinde ahkâm kesmekten, kınamaktan imtina ederim. Gönül bu, nereye konacağını atalarımız çok güzel ifade etmişler. Mesele şahıslar değildir, konuştuğumuz konular da sadece ünlülere has bir sorun değildir. Müge Anlı’nın programında özellikle küçük yerleşim yerlerinde yaşanan olaylar, değil Yeşim, Gülben, Seren arasında yaşananlara Dallas’a bile taş çıkarır.
Son zamanlarda hemen hemen her gün bir hocanın kadına yönelik olumsuz sözlerine itiraz ediyoruz, toplumun kadına yönelik baskısına dur demeye çalışıyoruz ama bir bakıyoruz ki toplumun önünde olan kadınlarımız kendi aralarındaki husumeti sosyal medya aracılığıyla toplumsal boyuta taşıyor.
Bu ülkede hep kadınlar mı evli erkeklere âşık oluyor ki, mütemadiyen kadınlara ayar veriliyor? Her şeyin sorumluluğunu kadına yüklemekten yorulmadık bir türlü. Erkeği de kadını da aynı şeyi yapıyor. Nasıl bir mantıktır bu?