Nasıl bir gelecek?
Hafta başı Anadolu Platformu’nu, Anadolu Öğrenci Birliği’ni, İyilik-Der’i, Akadder’i (Anadolu Kadınları Derneği), Annesiad’ı (Anadolu Esnaf ve Sanayiciler Derneği) çatısı altında...
Hafta başı Anadolu Platformu’nu, Anadolu Öğrenci Birliği’ni, İyilik-Der’i, Akadder’i (Anadolu Kadınları Derneği), Annesiad’ı (Anadolu Esnaf ve Sanayiciler Derneği) çatısı altında buluşturan ve 2006’dan beri ulusal ve uluslararası çalışmalarda bulunan Anadolu Buluşmaları toplantısı “İslam Dünyasında Kadının Geleceği” isimli bir konuşma çerçevesinde gerçekleştirildi. Doğrusu Anadolu’nun çeşitli şehirlerinden gelmiş, yaşadıkları topluma katkı sunmak isteyen, kendilerini geliştirmek için emek harcayan, düşünce ufuklarını geliştirmenin yanı sıra dayanışmanın, iş üretmenin öneminin farkına varmış gençleri tanımaktan özellikle de memnun oldum. Sorunlu değil sorumlu bir insan profilinin inşasında Anadolu’nun içinden gelen bu çalışmaların büyük önemi olduğuna inanıyorum.
İslam dünyasında kadınlara gelecek olursak… Doğrusu dünyanın gittiği yerde, post gerçeklik, post modern, post-truth kavramıyla tanımlanan, yapay zeka üzerine tartışmaların yapıldığı, aileyi oluşturan tüm ögelerin tartışıldığı; insanın tasarımı üzerinden birçok tartışmanın yaşandığı bir anlamda post-insanın tartışıldığı bir yüzyılda İslam dünyasında hala bu konunun sorun teşkil etmesini büyük kayıp olarak görüyorum. İslam dünyasında kadınların geleceğine bakarken geçmişe değil geleceğe bakmanın çok daha önemli olduğu kanaatini taşıyanlardanım. Özellikle aile meselelerinde durağan yorumların çözüm üretmeye engel olduğunu düşünüyorum. Hele de bu yüzyılın; insanı ve de dinleri; parçalayarak, budayarak, ekleyerek yeniden üretme kapasitesiyle gündemde olduğunu göz önüne alacak olursak... İslam dünyası kendini korumak istiyorsa bu dünyanın kadın-aile dahil taarruzlarına hazır olmalı. İnsani olanı korumak bu çağda Müslümanların boynunun borcu olacak gibi görünüyor. “İnsan”ı ve “aile”yi korumak yeryüzündeki yaratılış gayemiz. Bunu ye...