Sosyal medyada yeni kadın hareketi: Cevapsız bırak
Orijinali, 'Leave Him on Read'... Esasen, Amerikalı kadın rapçi Cardi B'nin 'I Do' şarkısından çıkma bir deyim. Açıklaması şu şekil: Sosyal medyadan, WhatsApp'tan gelen bir mesajı okuyup cevap vermemek... Mesajı atan...
Orijinali, 'Leave Him on Read'... Esasen, Amerikalı kadın rapçi Cardi B'nin 'I Do' şarkısından çıkma bir deyim. Açıklaması şu şekil: Sosyal medyadan, WhatsApp'tan gelen bir mesajı okuyup cevap vermemek...
Mesajı atan kişi okunduğunu görüyor ama cevapsız kalıyor. (Yazııık, içim acıdı valla!) Kızlarla bu hale;
'cevapsız çınlama', 'okundu ama sallanmadı', 'okudu geçti saygısızca', 'portakal mavi tıkta kal', 'okundu ve kudurdu' gibi Türkçe çeviri mavraları yaptık tabii. Sonunda eli yüzü düzgün bir şey olsun dedik ve 'cevapsız bırak'a bağladık.
KIRMIZI KARTI GÖSTERİN
Efendim, şimdi gelelim hareketimize...
Amerikalı kadın ayakkabısı tasarımcısı Tamara Mellon, fırından taze taze kırmızı bir ayakkabı serisi çıkarttı. Ama ne ayakkabılar...
Kampanyasının adı, 'Leave Him on Red' yani 'Onu kırmızıda bırak'.
Felsefesi de 'Leave Him On Read'e dayanıyor.
Sosyal medyadaki güçlü, kendine güvenen ve cesur kadınlara çağrı yapıyor:
"Sizi aşağılayan, canınızı sıkan, üzen, sizi küçük gören, ilginizi hak etmeyen, taciz eden, kıymetinizi bilmeyen, özgürlük alanınıza dalan adamlara kırmızı kartı gösterin.
İş ya da özel hayatınızda olmaları fark etmez; size saygı göstermeyen adamların mesajlarını cevapsız bırakın. Çünkü böyle kişilerin hayatınızda yeri yok." Yanlış anlaşılmasını istemem. Bu, kuru kuruya mesaja cevap vermeme eylemi değil; o kadar sığ değil yani.
Bu, kadınları korkmadan 'hayır' ve 'dur' demeye davet eden, kendi değerini bilmeye çağıran, öz saygılarını elden bırakmamalarını salık veren, uyanmalarını isteyen, güçlerini fark etmelerinin ne kadar önemli olduğunun altını çizen nefis bir hareket.
Dijital dünyanın ilişkilerimizi, zamanımızı ve özel hayatımızı ele geçirdiği bir zamanda; canı her isteyen, büyük rahatlıkla ve kendisine hak görerek size ulaşamamalı, sizi kullanmaya kalkmamalı, size saygısızlık edememeli, değil mi?
Herkes yerini, sınırını, mesafesini ve size nasıl davranırsa kabul göreceğini bilmeli, değil mi?
SİZİ HAK ETMEYENLER DIŞARI!
Yok öyle DM'den (direkt mesaj) yürümeler, gecenin bir yarısı mesaj çekmeler, telefondan taciz etmeler, emojilere boğmalar, bütün gününüzü çağrılarla, mesajlarla talan etmeler falan...
Çeksin cevapsız bırakılmanın azabını.
Hashtag #leavehimonred Yapılacak hareket gayet net: Sizi hak etmeyen, aşağı çeken, mutsuzluğa sürükleyen, negatif duygulara boğanlar dışarı...
Mesajı atan kişi okunduğunu görüyor ama cevapsız kalıyor. (Yazııık, içim acıdı valla!) Kızlarla bu hale;
'cevapsız çınlama', 'okundu ama sallanmadı', 'okudu geçti saygısızca', 'portakal mavi tıkta kal', 'okundu ve kudurdu' gibi Türkçe çeviri mavraları yaptık tabii. Sonunda eli yüzü düzgün bir şey olsun dedik ve 'cevapsız bırak'a bağladık.
KIRMIZI KARTI GÖSTERİN
Efendim, şimdi gelelim hareketimize...
Amerikalı kadın ayakkabısı tasarımcısı Tamara Mellon, fırından taze taze kırmızı bir ayakkabı serisi çıkarttı. Ama ne ayakkabılar...
Kampanyasının adı, 'Leave Him on Red' yani 'Onu kırmızıda bırak'.
Felsefesi de 'Leave Him On Read'e dayanıyor.
Sosyal medyadaki güçlü, kendine güvenen ve cesur kadınlara çağrı yapıyor:
"Sizi aşağılayan, canınızı sıkan, üzen, sizi küçük gören, ilginizi hak etmeyen, taciz eden, kıymetinizi bilmeyen, özgürlük alanınıza dalan adamlara kırmızı kartı gösterin.
İş ya da özel hayatınızda olmaları fark etmez; size saygı göstermeyen adamların mesajlarını cevapsız bırakın. Çünkü böyle kişilerin hayatınızda yeri yok." Yanlış anlaşılmasını istemem. Bu, kuru kuruya mesaja cevap vermeme eylemi değil; o kadar sığ değil yani.
Bu, kadınları korkmadan 'hayır' ve 'dur' demeye davet eden, kendi değerini bilmeye çağıran, öz saygılarını elden bırakmamalarını salık veren, uyanmalarını isteyen, güçlerini fark etmelerinin ne kadar önemli olduğunun altını çizen nefis bir hareket.
Dijital dünyanın ilişkilerimizi, zamanımızı ve özel hayatımızı ele geçirdiği bir zamanda; canı her isteyen, büyük rahatlıkla ve kendisine hak görerek size ulaşamamalı, sizi kullanmaya kalkmamalı, size saygısızlık edememeli, değil mi?
Herkes yerini, sınırını, mesafesini ve size nasıl davranırsa kabul göreceğini bilmeli, değil mi?
SİZİ HAK ETMEYENLER DIŞARI!
Yok öyle DM'den (direkt mesaj) yürümeler, gecenin bir yarısı mesaj çekmeler, telefondan taciz etmeler, emojilere boğmalar, bütün gününüzü çağrılarla, mesajlarla talan etmeler falan...
Çeksin cevapsız bırakılmanın azabını.
Hashtag #leavehimonred Yapılacak hareket gayet net: Sizi hak etmeyen, aşağı çeken, mutsuzluğa sürükleyen, negatif duygulara boğanlar dışarı...
Fenerbahçe cinsiyetçi ayrımcılığa dur diyor
15 Kasım 2018 | 4.352 Okunma
Yağmur’un sınavı ve babasız kızlar...
14 Kasım 2018 | 6.285 Okunma
Çağan Irmak’a ‘Issız adam’ sürprizi
12 Kasım 2018 | 4.491 Okunma
Hazar Ergüçlü-Onur Ünlü çiftine çifte standart
08 Kasım 2018 | 3.982 Okunma
Polisi aramayan da suça ortaktır!
07 Kasım 2018 | 3.854 Okunma
TÜM YAZILARI