Öyle yaşa ki, seni öldürmeye gelen sende dirilsin!
“SLM” Eski ve Yeni Ahit’te farklı çekimlerle yüzlerce yerde geçen, keza Kur’an’ı Kerim’de onlarca farklı biçimlerde kullanılan, kendisinden kurucu/merkez terimlerin türetildiği bir köktür. Sami...
“SLM” Eski ve Yeni Ahit’te farklı çekimlerle yüzlerce yerde geçen, keza Kur’an’ı Kerim’de onlarca farklı biçimlerde kullanılan, kendisinden kurucu/merkez terimlerin türetildiği bir köktür. Sami dillerinin hepsinde türevleri görülür. “SLM” arınmak, aklanmak, temizlenmek anlamlarına gelir; Tefsir uzmanı, dil bilimci Râgıb El- Isfahânî “içten veya dıştan olan her türlü kötülük, zarar ve noksanlıklardan uzak olmak” anlamını vermiştir. İşte İslam bu kökten gelir. İslam’ın amacını ortaya koyan “Allah’ın huzuruna, sadece tertemiz bir kalple varanlar kurtulur” (Şuara/89) ayetiyle, kelimenin kök anlamı birebir örtüşmektedir.
İslam, iç ve dış bütünlüğü “arınma” üzerinden kurar; bundan dolayı İslam’ın içinden yürüyen kişi ahlak insanı olmak zorundadır. Sezai Karakoç’un “İslam’ı öyle diri/canlı yaşa ki, seni öldürmeye gelen sende dirilsin” cümlesi bu espriyi içinde taşır. Lakin nerde bu Müslüman? Nitelikli Müslüman sayısının niçin az olduğu ünlü şairimiz Cemal Süreya’nın, Sezai Karakoç için söylediği sözlerde açığa...