Savrulan ahlak, savrulan siyaset: Mâkûliyet Çağrısı

Her toplumun, sosyal hayatı düzenleyen, bireylerin davranışlarına yön veren ve onlara kimlik kazandıran değerleri vardır. Buna milli kültür de diyebiliriz. Devletin devamında, ailenin korunmasında, acı-tatlı hadiseler...

Her toplumun, sosyal hayatı düzenleyen, bireylerin davranışlarına yön veren ve onlara kimlik kazandıran değerleri vardır. Buna milli kültür de diyebiliriz. Devletin devamında, ailenin korunmasında, acı-tatlı hadiseler karşısında, sosyal ve siyasal ilişkilerde ortak hafıza devreye girer.  Eskilerin ifadesiyle bu tab yani bu karakter/mizaç ya da bu toplumsal yapı bileşeni, kendi potasında toplumun fertlerini eğitir. Böylece “mâkûliyet” veya “mâkul insan anlayışı” ortaya çıkar. Bizim nesil biraz bu ortamları yakaladı. Ancak yeni dönemlerde bu tavrı görmekte zorlanıyoruz.

Bir tarafta kerameti kendinden menkul bağnaz-ilkel-çağdışı din anlayışlarıyla toplum mühendisliği yapmaya kalkışan zevat, diğer tarafta bu baskıdan ürküp kaçan ve fakat özgürlüğü sınırsızlık addedenler. Toplum bu iki anlayış içinde sıkıştı kaldı adeta. Daha açık ifadeyle, Türk kültürünü her alanda tehdit eden ne idüğü belirsiz bir sözde dindarlık anlayışı ile yine ne idüğü belirsiz bir “özgür birey” dayatısı en başta utanma duygusunu yok etti. Siyasette, eğitimde, evde, sokakta kısaca her yerde üslupsuzluk ve kuralsızlık almış başını...

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Alimin uykusu cahilin ibadetinden daha üstündür! 27 Kasım 2023 | 437 Okunma Bir toplumun DNA testi: ENFLASYON... 20 Kasım 2023 | 283 Okunma Bugün ölen adaletti 13 Kasım 2023 | 359 Okunma Ülkeler ahlaksızlıktan çöker! 06 Kasım 2023 | 219 Okunma Ne mutlu Türk’üm diyene! 30 Ekim 2023 | 230 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar