PKK’yla geçen acı, kan ve gözyaşı dolu yıllar (I)

PKK ve Abdullah Öcalan; isyan, acı, kan ve gözyaşı demek. İsyanlar yanlarısıra ihanetleri de getirir. İsyanlar sadece insanı yok etmekle kalmaz, insanlığı, komşuluğu, dostlukları da yok eder! Kızılca...

PKK ve Abdullah Öcalan; isyan, acı, kan ve gözyaşı demek. İsyanlar yanlarısıra ihanetleri de getirir. İsyanlar sadece insanı yok etmekle kalmaz, insanlığı, komşuluğu, dostlukları da yok eder! Kızılca kıyamet koptuğunda dereler kan akar, hayvan leşleriyle insan cesetleri yan yana yatar...  Emperyalizm, kendisine kafa tutan milletleri alt etmek için ya varolan etnik yapıyı kaşır ya da yapay etnik unsurlar yaratır. Cumhuriyet sürecinde sanki emperyalizmin bir aracıymış gibi devleti yönetenler, hele de tek parti, Milli Şef dönemi, etnik yapıyı sürekli horlamış, aşağılamış, yaşadıkları bölgeye bir ağaç bile dikmemiş. Dahası yöreyi baskı altında tutmak için aşiret reisleri ve toprak ağalarıyla iş birliğine girerek halkın ezilmesine göz yummuş, hatta ön ayak olmuş...  Emperyalizm her zaman olduğu gibi toplumun en gerici, en yoksul kesimine el attı Türkiye’de. Ve Abdullah Öcalan’ı buldu. Öcalan 1965-70 yılları arasında namazında niyazında. Tapu Kadastro Lisesinde başarılı bir öğrenci. Okulda olmadığı zamanlar ya Maltepe Camii’ne gidiyor ya da Komünizmle Mücadele Derneklerinin seminerlerine. Derken 1971 yılında, ne oluyorsa oluyor: Abdullah Öcalan gidiyor yerine Apo geliyor...  Bu çizgiyi 1979 yılına, Suriye’yi mesken tutana kadar sürdürüyor Öcalan, kurduğu Stalinist örgütün başında. Suriye’ye adım atar atmaz her telden çalmaya, parayı bastıranın köçeği olmaya soyunuyor. Öcalan ve PKK’yı Hafız Esad yönetimi başarıyla pazarlıyor. Eğer 12 Eylül sonrasında askeri cuntanın onayıyla CIA ve MİT, ABD yönetimi karşıtı Hafız Esad’ı devirmek amacıyla Müslüman Kardeşler’e destek vermese, bunu da açık açık, kör gözüm parmağına yapmasa, Suriye Türkiye’de ayrılıkçı terörü harekete geçirmek için kolları sıvamayacaktı. Eğer 1984’e kadar cunta Suriye’de ortalığı karıştırmaktan vazgeçse, Apo’yu da alır PKK’da yok edilirdi. Ama Evren ve tayfası ABD güdümünde olduklarından böyle bir girişimi akıllarına bile getirmedi. Kısacası on binler ABD güdümlü siyasetin kurbanı oldu!

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Yıl 1876--Türk Tarihi'nin sıkıştırılmış bunalım dosyası! 21 Mayıs 2022 | 680 Okunma Kafası kesilen Türk mühendisler! 14 Mayıs 2022 | 1.801 Okunma İmamoğlu Ekrem Bey Karadeniz gezisinde! 09 Mayıs 2022 | 1.273 Okunma "Bazı arkadaşlar cumhuriyet ilanına darbe der!" 07 Mayıs 2022 | 679 Okunma Her yer karanlık... Pür nur o amcam! 02 Mayıs 2022 | 306 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar