Altılı Mutabakat ve kafa karışıklığı
Cumhuriyet Gazetesi Yazarı Barış Doster'in bugünkü (19.03.2022)''Altılı Mutabakat ve kafa karışıklığı'' başlıklı yazısı.
Millet İttifakı’nı oluşturan dört partinin, yanlarına AKP’den koparak kurulan iki partiyi de alarak güçlendirilmiş parlamenter sistem vurgusuyla açıkladıkları metin, çok tartışıldı, çok eleştirildi. Özellikle 1921 ve 1961 anayasaları konusundaki kafa karışıklığı, büyük önder Mustafa Kemal Atatürk ve laiklik konusundaki gönülsüzlük dikkatlerden kaçmadı. Belli ki altı parti arasında, merkez soldaki tek parti olan, dahası ittifakın öncüsü, en büyük partisi olarak öne çıkan CHP; ittifakı ayakta tutmak ve genişletmek için parti kimliğinden, parti ideolojisinden, siyasi önceliklerinden çok ödün vermiş. Metin yazılırken, komisyonda, hiç CHP temsilcisi olmasaydı, metin çok da farklı olmazdı. Altı partinin, aylarca çalışarak yazdıkları metne ilişkin saptamalarımızı, Ukrayna-Rusya savaşı nedeniyle, üç hafta gecikerek de olsa, sıralayalım.
Birincisi, Türkiye’nin siyasal gelişimine, çok partili yaşamın evrelerine, anayasalara, o anayasaların hangi koşulların ürünü olduğuna ilişkin bilgi eksikliği ve kafa karışıklığı dikkat çekiyor. Anayasanın ideolojik boyutunu, devletin kuruluş felsefesini, önceliklerini, hedeflerini, stratejik tercihlerini yansıttığını; devlet, toplum, yurttaş arasındaki ilişkileri düzenleyen temel metin olduğunu görmezden geliyor.