Bülent Arınç’ı bırak, Fatih Ürek’e bak
Türkiye “istişaresiz” bir topluma dönüşürken bundan herkes nasibini alıyor...
“Eğer ben, yasak meyve konusunda meleklerle istişare etseydim, musibete maruz kalmazdım”.
Rivayete göre insanın ilk günahının sorumlusu, şeytan kandırığı ısırık değil, konuşmamaktı. Bir kişinin her şeyin en iyisini bildiği suskun düzenlerin akıbeti hep kötü oldu.
Bülent Arınç’ın istifa ettiği sırada, gazeteci İsmail Küçükkaya’nın yeni kitabı “Fikri Hür Vicdanı Hür”ü okuyordum. (Nemesis Kitap)
Bir yanlışlık olmasın. Arınç, AKP’den ayrılmadı. “Helalleşerek ayrıldım” dediği, Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu (YİK) üyeliği. Kurul, 15 Mayıs 2019 tarihli kararnameyle kuruldu. Gerekçesine göre, “millete ve devlete hizmeti geçmiş, bilgi ve birikim sahibi kişilerin bu kazanımlarından istifade edilebilme” amacı taşıyor. Haliyle Erdoğan için yaşanan bütün zikzaklara rağmen Arınç bu özellikleri sağlıyor.
Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz