Tuncay Özkan’ın flash diski ile kareye giren 4 isim…
Olaylar çok karışık…Şaşırtıcı bir ilişki ağı var.Sizleri 2007-2012 yılları arasında yaşananlara götürmek istiyorum…Merak etmeyin hiç de sıkılmadan bir çırpıda...
Olaylar çok karışık…
Şaşırtıcı bir ilişki ağı var.
Sizleri 2007-2012 yılları arasında yaşananlara götürmek istiyorum…
Merak etmeyin hiç de sıkılmadan bir çırpıda okuyacağınızı garanti edebilirim.
“Lost” dizisindeki gibi “flashback”ler yaşayacağız hep birlikte.
Önce esas oğlanları tanıtalım:
İlker Başbuğ: Kara Kuvvetleri Komutanı (Müstakbel Genelkurmay Başkanı) - ABD Ankara Büyükelçiliği - Washington yazışmalarında böyle geçiyor. (WikiLeaks belgeleri)
Abdurrahman Yalçınkaya: AK Parti’ye 14 Mart 2008 tarihinde kapatma davası açan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı.
Tuncay Özkan: Hangi birini yazalım... Cumhuriyet mitinglerinin organizatörü, Kanaltürk’ü 30 veya 25 milyon dolara Akın İpek’e satan kişi.
Osman Paksüt: Kapatma davasından sadece 10 gün önce 4 Mart 2008 tarihinde Orgeneral İlker Başbuğ ile uzun bir görüşme yapan isim. ABD’nin Ankara Büyükelçisi Ross Wilson, Washington’a bu görüşmeyi şöyle rapor ediyordu:
“Asker ile diğer devlet kurumları arasındaki gizli kapaklı ve potansiyel olarak komplocu ilişkileri açığa çıkaran en son olaydı.” (WikiLeaks)
-GENELKURMAY’DAN GELEN TELEFON...
TGRT’de Haber Müdürlüğü yaptığım yıllardı...
Cumhuriyet mitingleri bütün hızıyla devam ediyordu.
Ordu “resmen” göreve davet ediliyordu.
2007 Nisan ayından bahsediyorum.
Sabah saatlerinde Genelkurmay Başkanlığından ilginç bir telefon geldi.
Karşımdaki kişi aynen şunu söylüyordu:
“TGRT’yi de Anıtkabir’de bekliyoruz... (Cumhuriyet mitingleri) Canlı yayın aracınız için yeriniz hazır. Gün boyu canlı bağlantı yapabilirsiniz.”
Evet Genelkurmay, seçilmiş hükûmete karşı tavrını bir kez daha açık etmişti.
“Darbe çağrısı” yapılan bu mitingleri yayınlamamızı istiyorlardı.
Ne günlerden geçmişiz.
TGRT’nin yayın aracı tabii ki darbe çağrısı yapılan miting alanına hiçbir zaman gitmedi.
-KAPATMA DAVASI FETÖ TARZI...