Keşke adam olaydım...
Kırmızı ışık yandı… Küçük bir ordu gibi durduk… Hepimizin gözü o trafik lambasının içindeki duran kambur kırmızı adamda… Bekliyoruz; yeşil kambur adam yürüyünce...
Kırmızı ışık yandı…
Küçük bir ordu gibi durduk…
Hepimizin gözü o trafik lambasının içindeki duran kambur kırmızı adamda… Bekliyoruz; yeşil kambur adam yürüyünce, hep birlikte yürüyüp geçeceğiz…
Köleleri gibiyiz bir parça camın…
Bir sürü gibi ışığa göre yürümek bana göre değil…
Uçan bir kuş olaydım…
★
Kırmızı yandığında, duracağına bir koşu geç diyor şeytan…
Yarı yoldan geri dön…
Ya da otur orta yere…
Hatta eğil bacaklarının arasından bak geçenlere…
Biraz deli olaydım…
★
Şu kurallar…
Şu yol çizgileri, kapı zilleri, peçeteler, çatal, bıçak, bahçe duvarları, sağa dönülmez, sola dönülmez, mecburi istikamet işaretleri…
“Sayın” demek zorunluluğu bana göre değil…
Yüksek bir yere çıkıp bağıraydım:
“Dürzüler…”
Biraz dobra olaydım…
★