Sen T.C.’yi istemiyorsun AB niye istesin?..
Burada işin içinden çıkamayıp zor durumda kalan Avrupa Parlamentosu'dur… Bizim president konuşunca, bir koşturmaca başlıyor AP delegasyonunda… “Ne dedi” diye… Çünkü öyle bir dil diplomaside...
Burada işin içinden çıkamayıp zor durumda kalan Avrupa Parlamentosu'dur… Bizim president konuşunca, bir koşturmaca başlıyor AP delegasyonunda… “Ne dedi” diye… Çünkü öyle bir dil diplomaside yok… Diyelim ki “Alsan ne yazar, almasan ne yazar” dediğinde, İngilizce'ye çeviriyorlar, olmuyor… Fransızca'ya çeviriyorlar, olmuyor… Almanca'ya çeviriyorlar olmuyor… “Bir de İspanyolca'ya çevirelim bakalım” diyen var…
*
Bu sırada “Topunuz gelseniz” diyor… AP delegasyonu koşuyor… “Topunuz gelseniz”in diplomasi dilinde ne olduğuna bakıyorlar, öyle bir tanım yok… Tercümanlar işin içinden çıkamıyor… İstanbul pazarcı esnafını arayıp sormayı akıl eden olsa… Bilecekler…
*
O kısmı atlıyorlar ki… Bu sefer “Yav sen kimsin?” diyor… Normal diplomasi olsa; AP Başkanı'nın oturup şöyle yanıt vermesi lazım: “I am Mr. Martin Schulz…” * “Umurumda değil” kısmına geldiklerinde, AP delegasyonunda sağa-sola koşturmaca sürerken, bu “Bana bak, ileri giderseniz” diyor… İtalyanca üzerinden bakıyorlar, Yunanca üzerinden bakıyorlar, Hırvatça üzerinden bakıyorlar… Ne dedi?..