Pentagon, Türkiye karşıtı kumpasların çöplüğüne dönüştü
Türkiye 2007'de aldığı tarihi bir kararla Batı'nın periferisinde oyalanmak yerine kendi dünyasının merkezine yönelmeyi seçti. Bu tercih, sistemin efendilerini deyim yerindeyse çıldırttı. Cumhurbaşkanı...
Türkiye 2007'de aldığı tarihi bir kararla Batı'nın periferisinde oyalanmak yerine kendi dünyasının merkezine yönelmeyi seçti. Bu tercih, sistemin efendilerini deyim yerindeyse çıldırttı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın şahsında ülkemize yönelik bütün kirli senaryoları devreye soktular. Ancak hepsi birer birer milletin iradesine çarpıp dağıldı. Sinsi planları çökenler daha da bilendi. Şimdi gözleri 2019'da. Can havliyle saldıracaklar.
Pentagon'un analiz merkezi konumundaki RAND isimli düşünce merkezi daha 2009'daki raporunda İslam dünyasında hegemonik konuma yükselen Türkiye'nin iç savaş, terör örgütleri ve dış baskıyla dizginlenmesi çağrısı yapmıştı.
Her yıl Türkiye'ye yönelik onlarca strateji hazırlayanların son projesini ise Washington Post yazarlarından Nicholas Danfhort, 18 Ağustos 2017 tarihli yazısında şöyle dile getirdi: "Erdoğan her zamankinden güçlü görünse de Türkiye önümüzdeki yıl (2018) şiddet sarmalına girecek."
On yıldır Suriye ve Irak başta olmak üzere içeride ve dışarıda bu kaotik senaryoları materyalize eden gelişmelerle boğuşuyoruz.
Unutmayalım ki Batılı neo-con yöneticiler, 11 Eylül 2001'den sonra İslam dünyasını adeta iç savaş, işgal, darbe ve şiddetin tema parkı haline getirdi. Tarihçi Tony Judt, Gezi'deki 'Z kuşağı'nın babaları olan bu neo-conları, 'kaotik ve yıkıcı Anglo-Amerikan nesli' diye tanımlar.
Bu kuşaklar, sandığa, milli iradeye ve toplumların kendi kaderlerini tayinine dair demokratik inanca zerre miskal inanmaz. George Bush'un akıl hocası olan bu ırkçı zihniyet, terörle savaş konseptiyle Irak ve Afganistan işgalinin mimarlığını yaptı.