Rusya-ABD: Eski rejim arayışı
Misafir misafiri istemez, ev sahibi hiçbirini istemez derler. Bu durum Irak ve Suriye için tam anlamıyla geçerli. Ancak sorun şu ki, bu iki ülkenin ev sahibi gibi ortaya çıkanlar, Suriye ve Irak’ta yaşamayanlar. Sanki Irak’ın...
Misafir misafiri istemez, ev sahibi hiçbirini istemez derler. Bu durum Irak ve Suriye için tam anlamıyla geçerli. Ancak sorun şu ki, bu iki ülkenin ev sahibi gibi ortaya çıkanlar, Suriye ve Irak’ta yaşamayanlar. Sanki Irak’ın sahibi ABD ve burada Bağdat yönetimini ilk eve gelen misafir gibi görüyor; Türkiye de sonradan gelen misafir muamelesi görüyor.
Benzer durum Suriye için de geçerli; Rusya ev sahibi, Esad rejimi ilk, ÖSO ve Türkiye de sonradan gelen misafirler. Hal böyle olunca, Irak ya da Suriye halklarından söz etmenin Rusya ve ABD nezdinde hiçbir anlamı olmuyor. Bu iki oyuncu, kendi evlerinde haritaları açıp ellerine aldıkları cetvel ve kalemlerle, orada bunlar yaşasın, şurada bunlar bulunsun, beri tarafta bir koridor oluşsun, öte yanda birer üs olsun, bir kaç tane de “sihirli kavga alanı” bırakılsın diye plan yapıp duruyorlar.
Tıpkı 19.yüzyıl sonu, 20.yüzyıl başında Fransa ile Birleşik Krallık’ın yaptığı gibi. Ellerinin erdiği, güçlerinin yettiği tüm coğrafyalarda ev sahipliği mücadelesi vermişler. Biri bir yeri ele geçirince diğeri hemen yanındaki yere yerleşmiş, Doğu’ya giden yolda ele geçirilen her şehir, bulmacalardaki nokta misali işaretlenmiş, sonra bu noktaların birleştirilmesiyle varlık alanlarının haritaları şekillenmiş.