Türkiye-Rusya: İkili ilişkileri aşan kritik süreç
Türkiye-Rusya ilişkilerinin önce normalleşmesi ardından da gelişmesi yönünde önemli adımlar atılıyor. İlişkilerin geliştirilmesi konusuna kimsenin itirazının olmadığı anlaşılmakla...
Türkiye-Rusya ilişkilerinin önce normalleşmesi ardından da gelişmesi yönünde önemli adımlar atılıyor. İlişkilerin geliştirilmesi konusuna kimsenin itirazının olmadığı anlaşılmakla birlikte, normalleşmenin tümüyle sağlanamadığı söylenebilir.
İki ülke arasındaki ilişkilerin geliştirilmesi öncelikle ekonomik ve ticari konuları içeriyor. Rusya, önce Ukrayna ardından Suriye meselesi nedeniyle bir tür ekonomik sıkıştırılmaya maruz kalmış durumda. Ayrıca, savaş içinde doğrudan yer almanın maliyetini de kaldırıyor. Bu koşullara bir de Avrupa’nın ekonomik sorunlarını çözememesiyle ortaya çıkan koşullar ve Trump dalgası eklenince, Rusya’nın yeni çıkışlar araması doğal.
Benzer durum Türkiye için de geçerli olduğundan iki ülkenin kalıcı ekonomik ilişkileri geliştirmek için çaba sarf ettikleri söylenebilir. Doğal olarak bu çerçevede Rusya’nın önceliği, elinde en çok olanı değerlendirme biçiminde, yani ekonomik ilişkilerin temasını enerji oluşturuyor.
Ancak enerji konusu, sadece ekonomik ve ticari değil, stratejik ilişkileri de belirleyen bir konu.
Rusya’nın derdi Avrupa’yla
Enerjinin taraflar açısından stratejik anlamı, enerji yollarının geçiş güzergahları ve varacakları noktalarına dayanıyor. En gelişmiş ülkelerin en fazla enerjiye ihtiyacı olduğu düşünülürse, güzergah konusunun en fazla Rusya ile Türkiye’nin Avrupa ilişkileri bakımından belirleyici. Öte yandan Türkiye’nin bundan bağımsız olarak “yumurtaların tümünü aynı sepete koyma” meselesi de söz konusu.