Erzincan Başbağlar katliamında 29 yıl sonra tecelli eden adalet bölgede yüreklere su serpti
Yeni Şafak Gazetesi Yazarı Bülent Orakoğlu'nun bugünkü (03.08.2022)''Erzincan Başbağlar katliamında 29 yıl sonra tecelli eden adalet bölgede yüreklere su serpti'' başlıklı yazısı.
Her ne kadar’ geciken adalet, adalet değildir atasözü adil yargılama hakkı kapsamında davaların makul sürede sonuçlandırılması açısından bireylerin en temel hakkı olduğu hukuk kuralını ifade eder. Ancak Başbağlar’da 29 yıl önce 5 Temmuz 1993 tarihinde PKK’lı teröristlerce şehit edilen 5’i kadın 33 sivilin yakınlarından olan ve Katliamdan yaralı kurtulan Başbağlar Köyü Muhtarı Ali Akarpınar katliamın 2019’daki yıl dönümünde AA’ya yaptığı açıklamada yaşanan acının taze kalmasındaki en büyük etkenlerden birinin dava süreci olduğunu söylemişti. Akarpınar, “Bu dava süreci, maalesef 1998’de o zamanki İzmir Devlet Güvenlik Mahkemesinde yapılan 24 duruşma sonunda takipsizlikle sona erdi. Tabii ki bu içimizde bir yara olarak kaldı. Gerçekleştirilen katliamla adeta haritadan silinen köyümüzdeki olayın maalesef sanığı yoktur. Bu nedenle şehitlerimizin kanı yerde kalmıştır. Başbağlar köyü mazlumları adalet aramaktadır. Adaleti yalnız Başbağlar köyümüz için aramıyoruz, bizim durumumuzda olan mazlum, mağdur ve cümle insanlar için arıyoruz.» demişti.