Kılıçdaroğlu’nun Johns Hopkins Üniversitesi ziyaretinin asıl nedeni gizlediği çok önemli sırrı mı?
Yeni Şafak Gazetesi Yazarı Bülent Orakoğlu'nun bugünkü (04.01.2022)'' Kılıçdaroğlu’nun Johns Hopkins Üniversitesi ziyaretinin asıl nedeni gizlediği çok önemli sırrı mı?'' başlıklı yazısı.
Kılıçdaroğlu’nun Deniz Baykal’ı evinde ziyaret etmesi bazı yazarlar tarafından ikili arasında olumlu bir görüşme olarak yansıtılsa da gerçek bu değil sanırım. Baykal’ın kabuldeki resminden Kılıçdar-oğlu’nun ziyaretinden hiç hoşlanmadığı açıkça görülebiliyor. Ayrıca Baykal’a yakınlığı ile bilinen CHP eski Genel Başkan Yardımcısı Yılmaz Ateş ise, “Dikkat ederseniz 3 kişinin fotoğrafı var. Orada halinden memnun mutlu olan gülücükler dağıtan Sayın Kılıçdaroğlu. Deniz Baykal’ın yüzüne baktığımızda acı, ıstırap ve büyük bir hayal kırıklığı görüyoruz.” ifadelerini kullanmıştı. Baykal şüphesiz kendisine yapılan kaset kumpası sonrasında Kılıçdaroğlu’nun kendi koltuğuna oturmasında bir şeylerden şüphelendiği anlaşılıyor. Uzun yıllar CHP Genel Başkanlığı koltuğunda oturan Baykal’ın istihbarat dünyasından yakın dostları olduğu yadsınamaz, gerçeklerin kendisine iletildiğini düşünüyorum. Eski CHP Milletvekili Mehmet Sevigen Kılıçdaroğlu’nun Deniz Baykal’ı ziyaretine ilişkin ziyareti YeniŞafak’a emrivaki olarak nitelemiş Baykal’ın Kılıçdaroğlu’nu desteklemediğini defalarca randevu isteklerini geri çevirdiklerini son olarak Kılıçdaroğlu’nun ağabeyinin vefatı neden ile zoraki bu görüşmenin yapıldığını açıklamıştı. Kılıçdaroğlu’nun Deniz Baykal ile zoraki görüşmesi aslında FETÖ kumpası ile görevinden istifa etmek zorunda kalan Baykal’ın kendisinden şüphe edip etmediğini test etmek için yapılmış olabilir. Zira CHP’den ihraç edilen Mehmet Sevigen’in, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nu zor sorular yönelterek cevap vermeye zorlaması Kılıçdaroğlu hakkında bazı şüpheler taşıdığının açık işareti sanırım. Baykal’a yapılan kaset kumpası sonrası Kılıçdaroğlu’nun aday olduğunu hatırlatan Sevigen, “Aday ol diye sana kim baskı yaptı? Ekmeleddin İhsanoğlu’nu kim getirdi? Enis Berberoğlu’na o kaseti sen mi verdin? Sen mi gönderdin gazeteye?” sorularını yöneltti.
75 SAYFALIK RAPORDAKİ ‘KEHANET’ GİBİ TÜRKİYE’Yİ SARSACAK ÖNGÖRÜLERDEN BİRİ 72. SAYFADAKİ İFADELERDİ