127 ülkede kullanıyorlar VERMEZLER
Önce sözlü uyarılarda bulunuldu. Daha sonra tehditler. Baktılar karşılık yok. Ağırlığı tonları bulan dosyalar yollandı. Yetmedi Bakanlar taşıyıcı görevini üstlendi. Washington DC'ye giden her...
Önce sözlü uyarılarda bulunuldu. Daha sonra tehditler. Baktılar karşılık yok. Ağırlığı tonları bulan dosyalar yollandı. Yetmedi Bakanlar taşıyıcı görevini üstlendi. Washington DC'ye giden her yetkilinin önceliği bu konuya ayrıldı. Türkiye'yi ziyarete hazırlanan tüm ABD yetkililerine, uçağa binmeden "asarız, keseriz tehditleri"nde bulunuldu. Şimdi de yeni yönetim, yani Trump'la "umut fakirin ekmeği senaryosu" sunuyoruz. Bu konu zaman zaman referandumun önüne geçiyor. Her tartışma programında ana malzeme. Yani Fethullah Gülen'in iadesi. Kaba tabirle "ham hayaller" peşinde koşuluyor. Peki, Fetö okullarının açıldığı ülkelerin sayısı Birleşmiş Milletler üyelerine yaklaşırken aklınız neredeydi. Bunların esas amacının "dünya hakimiyeti" olduğunu fark etmediniz mi? Ne zaman ki 112 milletvekilliği istendi jeton düşmeye başladı. İskenderpaşa Camii ileri gelenlerinin yaptığı sayısız uyarısı ciddiye alınmaya başlandı. Fakat geç kalınmıştı. Türk Silahlı Kuvvetleri'ne kurulan tezgahlar bu defa "ne istediler de vermedik?" diyenlere yöneldi.
Kimine göre "başkentin parsel parsel yatılması", İstanbul'un en güzel yerlerine "yurtlar yapımına izin verilmesi", dünyalar hakimi rolüne hazırlanan Fetö'yü kesmedi. Çünkü yarım asırlık çalışmasının sonucunu alma vaktinin geldiğine ikna olmuştu. Ne zaman ki, direniş bayrağını açtı, kafalar iyice karıştı. Bu sefer B Planı'nı devreye soktu. Yüzlerce masum insan katledildi. Çok daha fazlası yaralandı bazıları sakat kaldı. Bunun için Atlantik ötesinden düğmeye basmıştı. Hesaplamadığı tek şey Türk halkının canı pahasına direnişi idi.