"Babanı da al git"
Önce Erdoğan'ın ağzından duyduk. Kendisine şikayette bulunan narenciyle yetiştiricisine kızdı ve bağırdı "Ananı da al git". Bu öfkeli çıkış siyasi tarihimize geçti. Merhum Demirel'in "Yollar...
Önce Erdoğan'ın ağzından duyduk. Kendisine şikayette bulunan narenciyle yetiştiricisine kızdı ve bağırdı "Ananı da al git". Bu öfkeli çıkış siyasi tarihimize geçti. Merhum Demirel'in "Yollar yürümekle aşınmaz"ına yakın ilgi topladı. Bunun da etkisi bir süre sonra ekranlara görüntülü bir haberde yansıdı. Temizlik işçisi ile, genç irisi delikanlı ağız dalaşı yaptılar. Adamcağız kendisi ile didişmekte ısrarlı öğrenciden kurtulmak için epey çaba gösterdi. Ağzını bozmamak için her yolu denedi. Nafile. Sonunda dayanamadı ve gönlündeki lafları sansürleyerek; "Oğlum bak git"i patlattı. Kesinlikle Erdoğan'ın sözlerini hatırlamıştı. Bu olay da halkın hafızasına kaydoldu.Bugün ben de benzeşen bir konuya değineceğim. Daha önce ucundan kenarından yazdığım tespitimi genişleteceğim. Önce Recep Tayyip Erdoğan'ın ve belki de Türkiye'nin kaderini değiştiren yerel seçimden bahsedeceğim. Zülfü Livaneli ile İlhan Kesici birbirleriyle çarpışırken aralarından sıyrılan Erdoğan kazandı. İstanbul Belediye Başkanlığı koltuğuna oturdu. Sonraki gelişmeleri biliyorsunuz. En önemli eşik olan İBB Başkanlığı'na gelişte Erdoğan'a Demirören'in ekonomik katkısına bire bir tanığım. Bu gerçeği Sayın Cumhurbaşkanı da çok iyi hatırlar. Hakça söylemek gerekirse "Ağabeyini" hiçbir zaman unutmaz. "Bana şu imkânı sağla" dememesi onu daha da büyütmüştür. Erdoğan'ın tek sitemi, Milliyet gazetesinde çıkan bir yazı için olmuştur. Ağabey Demirören de, "Başbakan velinimetimiz, emretsin gazeteleri kapatırım" jestinde bulunmuştur. Bu ilişkinin hiçbir zaman bozulmayacağına eminim.