"Kepçeyle al kaşıkla ver!"
Karşılıksız çıkan çeklerin yüzde 50 arttığı resmen açıklandı. Bu sayının 426 bini geçtiği belirtildi. Peki neden? Ne kadar budamaya çalışılırsa...
Karşılıksız çıkan çeklerin yüzde 50 arttığı resmen açıklandı. Bu sayının 426 bini geçtiği belirtildi. Peki neden? Ne kadar budamaya çalışılırsa çalışılsın kamuflajlarla bu işleri kapatamıyorsunuz. Gerçek enflasyon rakamlarının yüzde 50'yi bulduğu meydanda. Bakmayın siz baz alınan ölçüm metalarına. Aynı şeyleri tekrarlamak istemiyorum ama mutfaktaki durum İtalya'daki yanardağlar gibi.
Yeni asgari ücretin kısa sürede 2 bin 20 lira olarak belirlenmesindeki etkenleri de görmezden gelmeyelim. Kemal Kılıçdaroğlu'nun "CHP'li belediyelerde asgari ücret 1 Ocak 2019'dan itibaren 2 bin 200 lira" şeklindeki resti hükûmeti hızla karar almaya mecbur bıraktı. Bunun yanı sıra İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in 20 Kasım'da yaptığı grup konuşmasındaki "Asgari ücrete de, kendi maaşına yaptığın kadar yüzde 26 zam yapacaksın. Asgari ücret 2 bin 20 lira olacak" şeklindeki sözleri de önemli etkenlerden oldu. Diğer unsuru da herkes biliyor; "31 Mart seçimleri."
Hesap işi
TÜRK-İŞ Genel Başkanı'nın söylediğini de hatırlayalım; "Asgari ücret mutlaka 2 bin lirayı geçmeli. Hemen mutabakat zaptını imzalarız". Unutulmaması gereken Erdoğan'ın maaşı ile asgari ücretlinin aldıkları arasındaki derin uçurum.
Sanırım en önemli konu "paranın gerçek değeri". Satın alma gücü ile bağlantılı olması. Yani sırada etiketlerin tırmanmasını önlemek var.
İndirim hikâyesi