Kimse İ. Aykut'u unutamaz
Emeklileri görmezden gelen iki kişi tanıyorum. Biri "Zam zamanı sıfır çeken" Tansu Çiller. Aklınca bütçeyi dengelemişti. Cevabı ilk seçimde aldı; "Partisi baraj altında kaldı". Parlamenterliği sona...
Emeklileri görmezden gelen iki kişi tanıyorum. Biri "Zam zamanı sıfır çeken" Tansu Çiller. Aklınca bütçeyi dengelemişti. Cevabı ilk seçimde aldı; "Partisi baraj altında kaldı". Parlamenterliği sona erdi. Bir yerde kendini cezalandırdı.
Diğer isim ise İmren Aykut'tur. Onun bakanlığına kadar, emekliler üç ayda bir, toplu para alırdı. Böylece önemli ihtiyaçlarını halletme imkanı bulurlardı. İmren Hanım bunu üçe böldü. Yani maaşlar aydan aya ödenir hale geldi. Yılda dört kez girilen kuyruklar, onikiye çıkarıldı. Gerekçe ise tam felakettir; "Emeklinin vaktinden önce ölmesi, para kaybına yol açıyor".
Böylesi bir girişe neden gerek gördüğüme gelince; çiçeği burnunda Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Julide Sarıeroğlu'nun, ilk bayan bakanı telefonla araması. "Geçmişteki tecrübelerinizden yararlanmak istiyorum" talebini duyunca şaşırdım. İnşallah İmren Aykut'un önerisi, "Emekliye paralarının haftalık olarak ödenmesi" şeklinde olmamıştır. Böylece ölüm halinde daha fazla tasarruf sağlanır diye düşünebilirdi. Hani bir laf vardır; "Kılavuz meselesi". Bana göre böylesi bir bakan bayramda bile hatırlanmamalı.
* * *
Kıyamet ve insanoğlu