Türkiye düşmanlığında birleştiler
Irak'ın kuzeyindeki referandumdan önce Almanya'da genel seçim var. Sandık öncesi tartışmalarında Hristiyan Demokratlar ile Sosyal Demokratlar'ın ilk kez bir konuda birleştiğini gördük; "Türkiye'yi nasıl...
Irak'ın kuzeyindeki referandumdan önce Almanya'da genel seçim var. Sandık öncesi tartışmalarında Hristiyan Demokratlar ile Sosyal Demokratlar'ın ilk kez bir konuda birleştiğini gördük; "Türkiye'yi nasıl boğarız?" Şansölye Angela Merkel; "Ankara üstündeki ekonomik baskıyı artıracağını" daha gür sesle söylemeye başladı. Yıldızını AB'deki görevleri sırasında parlatan Martin Schulz daha ateşli; "Başbakan olursam, Avrupa Birliği ile Ankara'nın üyelik müzakerelerini keseceğim" dedi. Sanki, fasılları açtırmayan bir başkası imiş gibi.
Bizim tarafa gelince gerçekten ilginç gelişmelere tanık oluyoruz. "Be Hollanda, ulan Avusturya, bre Almanya kurusıkıları" patlamaz oldu. Yıllar önce söylenmesi gerekenler şimdi ağızlardan çıkıyor; "seçimden sonra gevşerler". Bu düşünce de hatalı. 29 ülkede seçim biter mi? Birinde oylar sayılırken, ötekinde listeler asılır. Propaganda malzemeleri ise hiç değişmiyor; "Türkiye ve Müslüman düşmanlığı". Buna çözümü "benim dedem seninkini döverdi" ile bulamayız. Devir ekonominin anlayacağı devirdir. Epey zaman önce yaptığım öneriyi tekrarlayacağım; "Türkiye enerji dağıtım merkezi olmalı." Başta AB ülkeleri, dünyanın açma-kapama vanaları bizim elimize geçmeli. Bunu tamamladığımız gün işimize gelmeyenlere "arıza var"ları kullanırız. Böylece "Afganistan'dan askerlerimizi çekeriz" ya da "göçmenleri üstünüze salarız" tehditlerine gerek kalmaz.
***