Endişelerin odağında Trump-Putin zirvesi
Trump ile Putin arasındaki ilk yüz yüze toplantı dün Helsinki'de gerçekleşti. İki saatten fazla süren toplantının "verimliyapıcı" geçtiği ve "iyi bir başlangıç" olduğu söylendi. ABD kamuoyu...
Trump ile Putin arasındaki ilk yüz yüze toplantı dün Helsinki'de gerçekleşti. İki saatten fazla süren toplantının "verimliyapıcı" geçtiği ve "iyi bir başlangıç" olduğu söylendi. ABD kamuoyu için "bir milli güvenlik" meselesine dönüşen bu ilk zirveden köklü bir uzlaşma beklenmiyordu. Daha ziyade Trump'ın Putin'e tutamayacağı sözler vermesi ihtimali üzerinde duruluyordu. Görüşme sonrası basın toplantısında ABD seçimlerine müdahale etmediğini söyleyen Putin, "Soğuk Savaş'ın uzun süre önce bittiğini" belirtti. Trump da "seçimde karabulut yok" diyerek Rusya ile diyalogun önemine vurgu yaptı.
Bu arada cuma günü özel savcı Mueller'in, 12 Rus'un ABD seçimlerine müdahalede bulunduğunu açıklaması Trump'a "çok yakınlaşma" mesajı niteliğinde. Yine, 2014'te Kırım'ı ilhakından itibaren Rusya'nın "saldırgan" bir politika yürüttüğü anlayışı ABD başkentinde çok yaygın olarak kabul ediliyor. Obama döneminde çıkarılan yaptırımların kaldırılması ya da Kırım'ın ilhakının kabul edilmesi ihtimali bir felaket senaryosu olarak görülüyor. Zira bu durumda aynı ilhak Güney Osetya ve Abhazya için de söz konusu olabilir.
Almanya ve İngiltere dahil Avrupalı liderler ise Trump'ın Putin ile anlaşarak Doğu Avrupa'yı Rusya'nın etkisine açmasından endişe ediyor. Kaldı ki, Rusya'nın Fransa'daki 2017 cumhurbaşkanlığı seçimlerine ve 2016'daki Brexit oylamasına müdahil olduğu iddiaları hafızalarda.
Nükleer silahlar konusu da müzakerenin rahat yürütülebileceği bir alan olarak görünüyor. Daha kritik konular Ukrayna ve Suriye'nin geleceğinde iki liderin nasıl bir yol haritasında buluşabileceğinde. İlki Avrupa'nın, ikincisi de Ortadoğu'nun kaderini yakından ilgilendiriyor.
İkili toplantıda Trump'ın İran'ı Suriye'den çıkarmak şartıyla Putin ile pazarlık yapacağı konuşuluyordu. Ancak Trump'ın Suriye'den çekilme ve İran'ı sınırlandırma ile ilgili etkili bir müzakere yapması çok zor. Ne ABD ne de Rusya, yaklaşık kırk yıllık birikime dayanan İran'ın yayılmacı politikasını engelleyebilir.
Her ne kadar İran'ın içeride ekonomik sıkıntıların tetiklediği gösteriler, Irak'ta da "İran dışarı" diyen protestolarla başı dertteyse de rejim direnecektir. Suudi Arabistan- İsrail- BAE hattı da İran'ı durdurmak için yeterli değil. ABD'nin Suriye'de Türkiye ile Menbiç üzerinden başlattığı işbirliğini sürdürmesi gerekiyor. Washington'ın hem YPG hem de FETÖ konusunda Türkiye ile yeni bir pazarlık yapma zamanı.