Madem "Muhalefet fanusu"nda kalacaktınız...
Seçimlerin üzerinden neredeyse beş hafta geçti. Hala koalisyon hükümeti çıkacak mı erken seçime mi gidilecek noktasını aşamadık.Geçen süre zarfında muhalefetin kendi arasında koalisyon...
Seçimlerin üzerinden neredeyse beş hafta geçti. Hala koalisyon hükümeti çıkacak mı erken seçime mi gidilecek noktasını aşamadık.
Geçen süre zarfında muhalefetin kendi arasında koalisyon kuramayacağını ve AK Parti'siz de bir koalisyon olamayacağını öğrendik. Meclis başkanlık divanı da oluştuğuna göre Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın AK Parti Genel Başkanı Davutoğlu'na hükümeti kurma görevini vermesi ile koalisyon turları önümüzdeki hafta başlayacak. Türkiye'de koalisyonların tarihi renkli olaylarla doludur.
Başbakanlık vekaletini koalisyon ortağına bırakmamak için yurtdışına gitmeyen başbakanlardan her bir vekile bakanlık verilen Güneş Motel olayına kadar...
Ancak bugünkü kadar ilginç durumlara da şahit olunmadı.
Muhalefet partileri "iktidar olmak" istemez halde; birbirlerine, yani rakiplerine koalisyon kurmalarını öneriyorlar.
Bahsettiğim ilginçliklerden ilki, CHP'nin AK Parti'den dönüşümlü başbakanlığı isterken MHP'ye "başbakanlık sizde olsun" önerisini getirmesiydi. Bu öneri hakaret addedilip "koltuk tedarikçisi" eleştirisiyle reddedildi. Diğer bir ilginç durum, CHP ve MHP'nin birbirine "AK Parti ile sen hükümet kur" teklifinde bulunması.
Bahçeli ısrarla AK Parti ile koalisyon kuramayacaklarını gösteren ön şartlar koşuyor: "Çözüm süreci bir çözülme sürecidir ve hemen bitirilmelidir. 17/25 Aralık'ın üzerine sonuna kadar gidilmelidir. Recep Tayyip Erdoğan Saray'dan çıkıp Çankaya fanusunun içine girmelidir." Sadece Çankaya'yı "fanus" olarak nitelemesi ve Erdoğan'ı oraya hapsetme isteği bile AK Parti'yi kendisinden öteye itmenin garantisi durumunda..