Son on beş gün...
Halkoylamasına on beş gün kala kampanya "yalanlar ve gerçekler" fırtınasına döndü. CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, kararsızları etkileme amacıyla cumhurbaşkanlığı sistemi hakkında...
Halkoylamasına on beş gün kala kampanya "yalanlar ve gerçekler" fırtınasına döndü. CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, kararsızları etkileme amacıyla cumhurbaşkanlığı sistemi hakkında "teknik" görünümlü "çarpıtmaya" başvuruyor.
Resmin bir yanını göstererek tümünün ifade ettiğinden farklı bir anlam çıkarttığı için "çarpıtma" diyorum. Belli ki, ABD Başkanı Trump'ın seçim kampanyasından ziyadesiyle esinlenmiş.
Kılıçdaroğlu, cumhurbaşkanının kararnamelerle her istediğini yapabileceği iddiasına bir yenisini ekledi. Yeni sistemde cumhurbaşkanının keyfi olarak Meclis'i de "feshedebileceğini" söyledi.
Tartışma, anayasa değişikliği paketinin 11. maddesiyle ilgili.
"Seçimlerin yenilenmesi" Cumhurbaşkanı ile Meclis arasında çıkabilecek krizi aşma amacıyla getirilen bir düzenleme.
Hem Meclis (360 oyla) hem Cumhurbaşkanı kendisinin de görevini sonlandırmak üzere seçimlere gidebiliyor.
Yani tek taraflı bir seçim yenilemesi, hadi "fesih" diyelim, bulunmuyor.
Bu düzenleme dünyadaki başkanlık modellerinin bir eksiğinin telafisi, bir rasyonelleştirme.
Sözgelimi ABD'de Başkan ile Kongre arasındaki krizi aşabilecek bir düzenleme yok. Beğenilmeyen, kamuoyunda itibarı sıfıra düşen bir başkanın görevine son vermek mümkün değil.