Fazıl Say’ı dinledim gözüm kapalı gözümü açınca da ihaneti gördüm
CANIMI SIKAN ŞEYLERÖnceki hafta cumartesi günü Fazıl Say’ın Truva Sonatı’nı İstanbul’da ilk kez seslendirdiği konserindeydim. Sevgili dostum Süha Uçar iki hafta önceden arayıp “Fazıl Say konserine...
CANIMI SIKAN ŞEYLER
Önceki hafta cumartesi günü Fazıl Say’ın Truva Sonatı’nı İstanbul’da ilk kez seslendirdiği konserindeydim.
Sevgili dostum Süha Uçar iki hafta önceden arayıp “Fazıl Say konserine gideceğiz unutma” dedi.
Say, aynı gün iki konser birden verecekmiş. Biri gündüz 15.00’de diğeri akşam 20.00’de. Gündüz konserini tercih ettik.
Hemen ifade edeyim olağanüstü bir konserdi.
Fazıl Say Çanakkale Belediyesi’nin isteği üzerine bestelediği Truva Sonatı’nı çalarken sanki maratonu 400 metre yarışı temposuyla koşar gibiydi.
Konserin ilk bölümündeki İzmir Süiti de başlı başına bir olaydı.
Say, “Chopin’e Rahmaninov olsa İzmir Marşı’nı nasıl çalardı?” diye düşünmüş.
İki ünlü bestecinin üslup ve ritmini kullanarak İzmir Marşı’nı yeniden yorumlamış ve ortaya olağanüstü bir şey çıkmış.
Konser günü Süha Uçar’ı arayıp “Konser nerede?” diye sordum.
Maslak’ta Volkswagen Arena’da olacakmış.
Hiç bilmiyorum. Ama Yandex var nasıl olsa.
Çok uzun zamandır Maslak bölgesine gitmemiştim.
Şaşkınlıktan küçük dilini yutacak gibi oldum.
Hele konserin yapılacağı yeri gördükten sonra şaşkınlığım daha da arttı.
Ne çok gökdelen yapılmış öyle.
Her birinde binlerce kişinin çalıştığı gökdelenlerin hepsi de 3 metrelik sokak bozması bir caddeye açılıyor.
Volkswagen Arena denilen yere yıllar önce bir Kültür Merkezi yapılacaktı. Biraz da siyasi çekişmeler sonucu bu yapılamamıştı.
Sonra yapmışlar. Aslında mekan koca bir alışveriş merkezi.
Mağazalar, lokantalar, sergiler falan var.
Burası yapılmış da nasıl yapmışlar acaba?
Hangi belediye, hangi yetkili buranın yapımına izin vermiş, sonra onaylamış iskan da alınmış üstelik.
Hani Tayyip Erdoğan “İstanbul’a biz de ihanet ettik” demişti ya işte bu bölge ihanetin belgesi gibi duruyor önümüzde.
Düşünebiliyor musunuz 5 bin kişilik konser (veya herhangi başka bir etkinlik) yapılacak bir mekana sadece tek yönden ve 90 derece açıyla çok dar bir yoldan girebiliyor ve çıkabiliyorsunuz.
Otoparklara iki noktadan girilebiliyor ama sahipleri aşırı para kazanma hırsına kapıldıkları için en kalabalık günlerde girmek ve çıkmak bir saatten fazla zamanınızı alıyor.
Üç dört kişilik kafelerde bile inanılmaz taleplerde bulunan itfaiyenin acaba hangi yetkilisi, beş bin kişilik salondan bir panik halinde kimsenin çıkmasına olanak olmadığı halde kullanma iznini verirken acaba ne düşünmüş, buranın kullanımını sağlayan belgeleri itfaiyenin hangi yetkilisi imzalamış?
İstanbul’a ihanet edildi.
Milyonlarca İstanbullu bu ihanetin bedelini çile çekerek ödüyor.
İhaneti yapanlar ise servetlerine servet katarak ve çile çeken insanların haline bakıp kahkahalar atarak günlerini gün ediyorlar.
HOŞUMA GİDEN ŞEYLER