Ya Rusya “Afrin’den çık artık” derse Ya ABD’nin “PYD’ye desteği” sürerse

ANALİZTürkiye’nin Suriye’de başından bu yana “çok yanlış” bir politika izlediği Amerika-Fransa-İngiltere üçlüsünün Suriye’ye yönelik füzeli...

ANALİZ

Türkiye’nin Suriye’de başından bu yana “çok yanlış” bir politika izlediği Amerika-Fransa-İngiltere üçlüsünün Suriye’ye yönelik füzeli saldırısı ile bir kere daha tokat gibi yüzümüze çarpıldı.
Bu saldırı ile Türkiye tekrar “en başa” dönmek zorunda kaldı.
Yıllar içinde, ama özellikle son 1 ay içinde söylenilen her şey yutuldu.
İktidarın ve yandaşlarının ısrarla millete yutturmaya çalıştığı “Bölgede oyun kurucuyuz, bizden habersiz kimse bir şey yapamaz artık” söylemi bir kez daha iflas etti.
Bırakın oyun kurmayı artık oyun masasının kenarında oturup seyretme şansımızın bile kalmadığını söyleyebiliriz.
AKP Genel Başkanı’nın “içe başka dışa başka” konuşma politikası da galiba sonuna doğru geliyor.
Kendi çıkarları gereği bugüne kadar Erdoğan’ı destekleyen ve söylediği hakaret dolu sözlere hiç aldırmayan Batılı güçler ve Rusya artık bu politikalarından vazgeçebilirler.
Çünkü kendi sorunları pek de ciddiye almadıkları Türkiye ile denge kurmaktan çok daha önemli hale geldi.
Türkiye ise kendi kendine oynadığı oyunda sanıyorum en tehlikeli dönemece geldi.
Daha kısa bir süre önce AKP Genel Başkanı, Trump’a seslenerek “Ey Trump ne işin var Suriye’de, buraya komşu musun?” diye sormuştu.
Oysa iki gece önce Suriye’yi vuran Trump’a teşekkürlerini iletti.
Sadece Amerika’ya değil, yine kısa bir süre önce “Boyundan büyük işlere kalkışmasın” diye azarladığı Macron’u da arayarak “ne kadar hayırlı bir saldırı yaptıklarını” söyleyip teşekkür etti.
Tabii bu tutumun Rusya tarafından hoş karşılanmasını da kimse beklemiyordur herhalde.
Sonuç olarak Türkiye’nin yanlış politikaları ve aslında Batılı emperyalist güçlere olan bağlılığı “üçlü koalisyonun” Suriye saldırısı sonucu “iyot gibi” açığa çıktı.
Belli ki Batı güçleri Rusya’nın emellerine engel olmak için bölgede artık çok daha etkin biçimde var olmaya karar verdiler.
Bizi hiç ciddiye almamışlardı bundan sonra hiç almayacakları da ortada artık.
Bu durumda bizi bundan sonraki gelişmeler ilgilendirecektir doğal olarak.
Örneğin Afrin’i fethetmemize izin veren Rusya “tamam artık çıkın” dediğinde “kabadayı tavrımız” sürecek midir?
Ama asıl tehdit ve tehlikenin başlangıç noktası olan Menbiç konusu ne olacaktır?
Amerika zaten bugüne kadar “PYD’ye destek verme, Menbiç’teki PKK’lıları temizle” taleplerimize “gülümseyerek” yanıt veriyordu.
Bu andan itibaren Amerika’ya “Münbiç’ten çık, PYD’ye destek verme” deme gücümüz olacak mıdır?
Elbette olmayacaktır. Menbiç’e girmeyeceğimiz halde aylardır “Geliyoruz” diyerek halkı uyutanlar acaba şimdi hangi bahanenin arkasına sığınacaktır.
Halkın elbette yarısına yakını yine inanacaktır buna ama AKP Genel Başkanı geri kalanların sabrının artık taşmakta olduğunu da herhalde görecek kadar feraset sahibidir.
Bu milletin üzerindeki ölü toprağı kalkıyor yavaş yavaş, bunu çok iyi biliyorlar.

CANIMI SIKAN ŞEYLER

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Yunan Cumhurbaşkanı’nın Eşek Adası’na gitmesi, kimi tahrik ediyor? 01 Temmuz 2020 | 3.206 Okunma Toplumsal tepki balonu patladı 30 Haziran 2020 | 3.025 Okunma Şimdi AKP de mi “terör örgütü yandaşı” oldu? 29 Haziran 2020 | 6.219 Okunma Yeni bir kumpas ifşaatı 26 Haziran 2020 | 4.163 Okunma Bu nasıl bir oyundur? 25 Haziran 2020 | 3.700 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar