Cirit, davul, yurt sevmek ve Şamanlık…
Yöresinin en ünlü atlı cirit ustalarından biriydi O… Çok cirit attı bu meydanlarda, nice hünerler gösterdi. En büyük hüneri bir keramet gibi anlatılırdı o yörede.
Demirkır atını ayaklarıyla vurup mahmuzlamazdı asla, cirit sopasıyla da vurmazdı. Atının yelesini yukarıdan aşağıya doğru eliyle okşardı, o okşamaya göre at hızlanırdı, o okşamaya göre dörtnala giderdi. Atı eğitmek, dizginlemek, sürmek, onunla yola gitmek ve yeri geldiğinde onunla bütünleşmek… Bütün bu aşamalar nedeniyle, Anadolu tasavvufunda at nefsi, benliği, simgeler. Bu nefs savaşımını at bağlamında kazanmış oluyordu O.
Demirkır atının adı da ilginçti: "Artı Sonsuz"… Gösterişli bir attı, sıcağa da, soğuğa da dayanıklı idi. "At soyunun beyidir" derlerdi bu atlara Bayburt'ta. Bu demirkır Artı Sonsuz'a bindi mi, eksi sonsuzdan artı sonsuza doğru gittiğini düşünürdü. Ve hünerlerini sergilerdi.