‘Eğitim şart’ ancak ücreti kim ödeyecek?
İşgücü piyasasında sık karşılaşılan sorunların başında, kişilerin mezun oldukları alanda yeterli bilgi birikimine sahip olmamaları geliyor. Çoğu kişi bilgi birikimini uzmanlaşmak istediği...
Uzun vadeli...
Çalışana verilen eğitim eğiticiye ödenen tutardan çalışanın çalışamadığı zamanın ücretine kadar birçok masraf yapmayı gerektirir. Gündelik hayatımızdan da bildiğimiz gibi eğitim uzun vadeli bir yatırımdır. Sonuçlarını ve kazanımlarını görmek aylar, yıllar alır. Bu nedenle işverenler çalışana verdirdikleri eğitimin masraflarını göz önüne alarak çalışandan bunun karşılığını bir şekilde almayı bekliyorlar. Bu karşılık bedel değil, genellikle çalışanın çalışma taahhüdü oluyor.
İşveren yetiştirdiği işçiyi kolay kolay kaybetmek istemiyor. Zamanla almayı beklediği faydayı güvence altında tutmayı amaçlıyor. İşçi ve işverenler arasında, çalışana belirli birtakım eğitimlerin verileceğini, buna bağlı olarak çalışanın işten belirli bir süre ayrılamayacağını ifade eden sözleşmeler imzalanmaya başlandı. İşçinin erken ayrılmasının en büyük yaptırımı ise işverene yaptığı eğitim masraflarının geri ödenmesi oluyor. Bu şekilde çalışan sözleşmede belirlenen süreden önce işten ayrılırsa işverenin kendisinin eğitimi için harcadığı bedeli işverene ödemek zorunda kalıyor.