YSK'nın kararına saygı duyalım
Türkiye'nin demokrasi tarihinde utançla anılacak dönemler var. Darbeler, cunta girişimleri, haksız yere kapatılan partiler, millî iradenin yok sayılması bunlardan bazıları. Ancak en kepaze olanı 1946...
Türkiye'nin demokrasi tarihinde utançla anılacak dönemler var. Darbeler, cunta girişimleri, haksız yere kapatılan partiler, millî iradenin yok sayılması bunlardan bazıları. Ancak en kepaze olanı 1946 seçimleriydi. O seçimlerde oylar açık kullanılmış, sayım gizli yapılmıştı.
Millî iradenin yok sayıldığı 1946 seçimleri aradan 73 yıl geçse de hâlâ hatırlanıyor. Demokrasiye inanan normal bir insanın asla kabul edemeyeceği bir seçimdi bu. Gizli sayım olmasa CHP ilk yenilgisini alacaktı. O günden beri CHP millî iradeyi hep yok saydı. Halkı küçümsedi. AK Parti döneminde aldığı ağır yenilgileri "sandık her şey değildir" lafzıyla küçümsemeye çalıştı. "Çoğulculuk" gibi kavramlarla sandıkta elde edemedikleri başarıya gölge düşürmek istediler.
Hâlbuki sandık her şeydir. Çünkü demokrasilerde sandık dışında çare yoktur. Elbette seçimlerde itirazlar olur. Oylar yeniden sayılır. Düzeltmeler yapılır. Olmadı, itiraz edilir. Oylar bir daha sayılır. İlçe Seçim Kurulu'na itiraz edilir, İl Seçim Kurulu'na gidilir, oradan da YSK'ya başvurulur. Bunların hepsi demokrasilerde vardır.
Şimdi benzer süreç İstanbul için işliyor. AK Parti itirazlarını yaptı, bazı ilçelerde bütün oylar, bazı ilçelerde geçersiz oylar yeniden sayılıyor. En nihayetinde YSK kararını verecek. YSK ne karar verirse versin, saygı duymak zorundayız. "Ben YSK kararını tanımıyorum", "YSK'nın kararı hukuksuzdur" gibi kararlar ancak demokrasiye zarar verir.
Başta Ömer Çelik olmak üzere AK Parti yetkilileri ve Binali Yıldırım son derece yapıcı açıklamalar yapıyorlar. "YSK kararlarına saygı duyacağız" diyorlar. Ancak kerameti kendinden menkul bazılarının çıkıp sandığı sorgulayıp YSK'yı neredeyse gayrimeşru ilan eder konuma gelmeleri demokratik tutumla bağdaşmaz. Sayım bittikten sonra İstanbul'u Binali Yıldırım kazanırsa ne olacak o zaman? Kaldı ki fark giderek kapanıyor.
Demokrasi; istemediğimiz, sevmediğimiz parti ya da kişi seçim kazandığında bunu kabullenme sanatıdır. Çıkacak sonuca göre desteklediğimiz kişi seçilirse YSK iyidir, seçilmezse kötüdür anlayışı tarihin çöplüğüne atılmalıdır. YSK'nın kararı ne olursa olsun saygı duyalım.
Tek Parti döneminde camiler amaç dışı kullanılmıştır
22 Kasım 2024 | 265 Okunma
Yeni başlayanlar için "Yenidoğan Davası"
20 Kasım 2024 | 415 Okunma
Millete kılıç çekeceksiniz ve yanınıza kâr kalacak, öyle mi?
18 Kasım 2024 | 3.676 Okunma
"Etki Ajanlığı Yasası" mutlaka çıkmalı
15 Kasım 2024 | 1.766 Okunma
Yasa dışı bahis ve kumar
13 Kasım 2024 | 1.217 Okunma
TÜM YAZILARI