Fed ve faiz gerçeğinin esası
Geçen sene Amerikan Merkez Bankası ( Fed) varlık alımını ekim ayında sonlandırmıştı. Yine, tıpkı bugünlerde olduğu gibi, geçen senede, gelişmekte olan ülkeler için felaket senaryoları...
Geçen sene Amerikan Merkez Bankası ( Fed) varlık alımını ekim ayında sonlandırmıştı. Yine, tıpkı bugünlerde olduğu gibi, geçen senede, gelişmekte olan ülkeler için felaket senaryoları yazılıyordu. Fed'in varlık alımını sonlandırması, faiz artırımının da çok hızlı olarak gündeme geleceği gibi bir algıyı da beraberinde getirmişti. Oysa bu çok yanlış ve krizi gelişmekte olan ülkelere ihraç etmeye dönük bir çabaydı. Şimdi de, şu saate kadar, “faiz artırımı” spekülasyonu ile, geçen yılın tekrarını yaşıyoruz. Oysa tam bugünlerde bütün bunların hakikati değil, çarpıtılmış oldukça spekülatif bir durumu bize yansıttığın söyleyebiliriz.
Bu konuda üzerinde durulması gereken iki önemli husus var; birincisi Fed’in bu koşullarda faiz artırarak yeni bir iktisadi çevrime (cycle) geçmesinin şartları hem ABD için, hem de dünya ekonomisi için oluşmuş değil, Fed, 2015’de faiz artırsa bile bu, belirsizliği gidermeye dönük ve derinliği olmayan, sembolik bir adım olacaktır. Fed’in gerçek anlamda faiz artırarak “yeni bir normal” tanımlaması, en iyi ihtimalle, ABD seçimlerine çok yakın bir tarihte olabilir. Başkan Yellen’in temsil ettiği merkez Fed’in, Obama’dan sonra yine Demokrat adayı destekleyeceğini ve buna uygun olarak da, var olan para politikasında ısrar edeceğini söyleyebiliriz.