Farenin dramı kaderimiz olmasın!
Sevgili okur, gelin bugün size bir fıkra anlatayım. Nasıl olsa konuyu bir yerlere bağlarız.
Fıkra bu ya, fareyle fil evlenmişler! Lütfen izdivacın ilginçliğini düşünürken özele girmeyin!.. Gerçi bizim evlenme programlarındaki adayların profili çok farklı sayılmaz ya neyse artık! Dedim ya, fıkra bu!
Düğün dernek, gelin arabası falan derken dedikodusuz düğün mü olur? Görümce ne takmış? Kirve küs diye düğüne gelmemiş! Keşke cimrilik etmeyip pastayı fareye göre değil de file göre yapsalarmış! Baldızın topuzu uzay gemisine benziyormuş da hiç hoş olmamışmış! Kız tarafı biraz ağır olur kardeşim, o ne öyle, dayı pistten hiç inmemişmiş…
Derken genç çift hayal dünyamıza inat karı koca olmuşlar ve sonra olan olmuş…
Fil üç gün sonra ölmüş. Ölümlerden ölüm beğenmek keşke kader olmasa. Elazığ’da yeni evliye “Taze gelin!” derler. (Çıtır falan demek herhalde!) Yazık!..
Neyse! Fare takdiri ilahi demiş, kadere boyun eğmiş. Çünkü Rabbi ona “O gün geldiğinde ne bir an öne alabilirsiniz ne de bir an öteleyebilirsiniz” demiş.