OHAL KHK’ları da hukuka uygun olmalı
Menfur “darbe girişimi” sonrası ilân edilen OHAL kapsamında hâlen Meclis’ten geçirilmeyen KHK’larla kamuda 60 bini aşan ihraçlar, ciddî mağduriyetlere sebebiyet veriyor.Sadece 1 Eylül 2016 tarihli Resmî...
Menfur “darbe girişimi” sonrası ilân edilen OHAL kapsamında hâlen Meclis’ten geçirilmeyen KHK’larla kamuda 60 bini aşan ihraçlar, ciddî mağduriyetlere sebebiyet veriyor.
Sadece 1 Eylül 2016 tarihli Resmî Gazete’deki ihraç listesinde 50 bin 589 personel yer alıyor.
Açılan “soruşturmalar”ın giderek “linç kampanyası”na dönüştüğü ve en üst düzeyde yapılan “Savcılıklara, Emniyete ihbar edin!” çağrılarının toplumda jurnalciliği tetiklediği görülüyor.
Çeşitli kurumlarda, bazı işgüzârların gözüne kestirdikleri, yükselmelerine engel gördükleri ya da çekemeyip kıskandıkları kişileri harcamak hesâbına yaptığı jurnallemeler, iş çevrelerinin rakiplerini ihbarları yaygınlaşıyor.
“Darbe girişimi”yle ve hatta sözü edilen “FETÖ’ üyeliği”yle en ufak bir ilgisi olmayanlar, bin bir emekle hak kazandıkları ve hayatlarını verdikleri mesleklerinden atılıp ortada bırakılıyor. Çoğunun bir cümlelik savunması dahi alınmadan, dönemin Başbakanının, bakanlarının açılışlarına katılıp övgüler yağdırdıkları Millî Eğitim’in uhdesindeki özel okullarda öğretmenlik yapanlar işlerinden ediliyor.
Kanunî izinle açılmış, sonradan kayyım atanarak devlet denetimine alınmış finans kuruluşlarına para yatırdıkları yahut resmen izin verilmiş sendikalara üye oldukları için memurlar işlerinden ediliyor; itham ve isnadlarla “suçlu” muamelesi görüyor, iş adamlarının işyerlerine, şirketlerine el konuluyor…
“KOMPLOLARLA HERKESİ ZAN ALTINDA BIRAKMA”
90 bin kamu çalışanı bütün aşamalar atlanarak sorgusuz sualsiz bir gecede, verilecek cezâların ağırı olan işten atılma emr-i vakisine maruz bırakılıyor.
“Bakanlar Kurulu Kararıyla ülke genelinde ilân edilen olağanüstü hal kapsamında, kamu personeline ilişkin bazı tedbirlerin alınması amaç ve kapsamı”yla, “Terör örgütlerine veya Millî Güvenlik Kurulunca devletin millî güvenliğine karşı faaliyette bulunduğuna karar verilen yapı, oluşum veya gruplara üyeliği, mensubiyeti veya iltisakı yahut bunlarla irtibatı olan” denilerek Meclis’ten Emniyet’e, YÖK’ten Diyanete, Başbakanlıktan bakanlıklara tek tek kurumlar sıralanarak altına binlerce, onbinlerce isim eklenip hepsinin “atılması” garabeti sergileniyor.