Skandal şok itiraflar...
Hakkâri Yüksekova Dağlıca’da operasyona takviyeye giden zırhlı araçlara yönelik silâhlı saldırı ve mayın tuzağıyla verilen on altı şehidin ancak 24 saat sonra açıklanmasına tepkiler...
Hakkâri Yüksekova Dağlıca’da operasyona takviyeye giden zırhlı araçlara yönelik silâhlı saldırı ve mayın tuzağıyla verilen on altı şehidin ancak 24 saat sonra açıklanmasına tepkiler devam ediyor.
Bilindiği gibi, jandarma karakollarına baskınlar düzenleyen, şantiye basan, iş makinelerini, kamyonları ateşe veren, yol kesen, adam kaçıran, binlerce kişiyi örgüte militan yetiştirmek için dağa kaldıran, kimlik soran terör örgütü, en son şehir merkezlerinde haraç-vergi toplama, bayrak indirme, heykel dikip mezarlık açma, hendek kazıp “halk mahkemeleri” kurma ve şehir merkezlerinde kamu binalarına, polis karakollarına saldırı eylemleriyle şehre indi.
Son Dağlıca saldırısı, “süreç”te terörün vardığı vahameti gösteriyor. Bölgede özellikle istihbarat çökmüş. Bu zâfiyetle, örgütün yollara yerleştirdiği tonlarca tahrip maddesi patlayıcı tesbit edilememiş.
AKP hükûmetinin, bölgeyi tanıyan, örgütün işleyişini izleyen ve örgüt hakkındaki istihbaratın yüzde doksanını veren polisleri, özellikle 17-25 Aralık yolsuzluk ve rüşvet soruşturmalarından sonra ihdas edilen “paralelci” yaftasıyla kıyım, sürgün ve meslekten ihraçla tasfiye edip yerlerine başka alanlardakileri getirilmesiyle örgüt kırsaldan şehirlere yuvalandı; “şehir savaşı”na yöneldi.