Afrin’den Münbiç’e uzanan yol
Suriye’nin Afrin bölgesine yönelik askeri harekât, Türkiye’yi yöneten aklın, stratejik önceliklerin iki büyük güç ABD ve Rusya tarafından mütemadiyen çiğnenmesiyle yaşadığı...
Suriye’nin Afrin bölgesine yönelik askeri harekât, Türkiye’yi yöneten aklın, stratejik önceliklerin iki büyük güç ABD ve Rusya tarafından mütemadiyen çiğnenmesiyle yaşadığı sıkışmışlığı dağıtma hamlesi. ABD ile Rusya Federasyonu’nun satranç tahtasına tavla zarları sallandı. Harekâtın yeni ittifak sistemi geliştirmek üzere uzun vadeye yayılması ve hedef genişletilmesi bumeranga dönüşme potansiyeli barındırıyor.
***
Ankara’dan açıklama bombardımanı arasında kaynayan en mühim mesajlar şunlar:
ABD’ye:
• “Suriye’de SDG/PYD/YPG bölgesini tanımıyoruz. Operasyon Afrin’de başladı, ABD kontrolündeki Münbiç’e uzanacak.” AKP’li Cumhurbaşkanı’nın ifadesiyle “Ardından da kademe kademe Irak sınırına kadar bu terör pisliği temizlenecek.”
RF’ye verilen mesaj:
• “Esad yönetimini kabul etmiyoruz, Suriye’de ‘asıl işgalci güçtür’.” Yine AKP’li Cumhurbaşkanı’nın ifadesiyle “Bu operasyonu Allah’ın izniyle inşallah milletimiz ÖSO’yla birlikte zafere ulaşmak suretiyle kazanacağız.”
Her iki güce de: “Bu bölgede Türkiye’den başka çalışılabilecek müttefik bulamayacaklarını öğrenecekler.”
***
ABD açısından duruma bakalım:
• Ankara kilometrelerce uzanan ABD/SDG/ YPG bölgesi varken Rusya’nın operasyon bölgesindeki Afrin’e girip Washington ile kapışmadan YPG’yi vurmuş oldu. ABD önce “Afrin operasyon alanımız değil” diyerek topu Rusya’ya attı ama AKP’li Cumburbaşkanı’nın kararlılığının asıl sınanacağı yer Münbiç. Hele TSK ile vekil güçlerin Irak sınırına kadar olan bölgeyi temizlemeye kalkışırsa cepheden ABD ile karşı karşıya gelinir. Nitekim Pentagon şefi James Mattis’in, Afrin yüzünden Suriye’deki askeri işgal için bahaneleri olan IŞİD’le mücadelenin olumsuz etkilenebileceği sızlanması boşuna değil.
• Stratejik tercihlerini çoktan kendilerine devlet kuracağı düşündükleri ABD’den yana yapmış olan Suriyeli Kürtler, kendilerini en baştan tutarlı biçimde desteklemiş, siyasi ve çözüm masasındaki yerlerini “olmazsa olmaz” koşul saymış Rusya’ya ateş püskürdü. Hamileri ABD’ye ise ses çıkartmadılar. Nitekim Suriye’de işgalciliğini ilan etmiş ABD ne derse desin “ulus inşası” projesi sürüyor. En son 500 kişilik sınır koruma gücünün eğitimi tamamlandı.
• Dışişleri Bakanı Tillerson’ın Türkiye ile “güvenli bölge” tesisine ışık yakarken, Suriye Kürtleri de kendileri için “uçuşa yasak bölge” çağrısı yapıyorlar. Yani “onu alma beni al” oyunu...
• ABD askeri varlığını sürdürme açıklamasıyla rejim değişikliği ajandasına dönmüştü. Geçmişte olduğu gibi kuzeybatıda cihatçı gruplar üzerinden Ankara ile çalışılabilir ama neye karşılık?
***