Cerattepe’deki şirketokrasi
Cerattepe’de, maden faaliyetine itiraz eden halkın direnişi sadece meşru değil, aynı zamanda yasal da. Onayları alınmadan yaşam alanlarının ortadan kaldırılma tehdidine direnenler, başlangıcı 23 yıl...
Cerattepe’de, maden faaliyetine itiraz eden halkın direnişi sadece meşru değil, aynı zamanda yasal da.
Onayları alınmadan yaşam alanlarının ortadan kaldırılma tehdidine direnenler, başlangıcı 23 yıl öncesine uzanan bu kâbusun, hangi oyunlarla başlarına örüldüğünü gayet iyi biliyor.
Şüphesiz şirket de nelerin bilindiğini bildiği için, hedefe kilitlenmiş durumda.
Hükümet değişikliği olmadan sahaya girmek.
Bütün telaş, iki bakanlığın (Enerji ile Çevre) kendilerine sunduğu bürokratik olanakları, AKP henüz iktidardayken sonuna dek kullanmak.
“Oyunlar” ve “imkânlar”ı tane tane anlatalım:
Sahanın gerçek ruhsat sahibi olan Özaltın İnşaat bu ruhsata, Maden İşleri Genel Müdürlüğü’nün 17 Şubat 2012’de yaptığı ihalede 97.6 milyon TL teklifle sahip oluyor.
Sonra da faaliyet hakkını, yaptığı rödovans sözleşmesiyle Cengiz’in sahibi olduğu Eti Bakır’a devrediyor.
Bu bir....
İkincisi, şirket madencilik faaliyeti için bu yola bakır diye çıkmış. Sonra hem bakır hem altın diye değiştirmiş.
Üçüncüsü, Rize İdare Mahkemesi bu faaliyete olanak sağlayacak olan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın verdiği “ÇED olumlu” raporunu Kasım 2014’te iptal ediyor.
Ancak Doğu Eroğlu imzasıyla BirGün’de yayımlanan haberdeki kritik detayla öğrendik ki, Özaltın, mahkemenin gerekçeli kararını beklemeye gerek dahi duymadan Bakanlığa başvuruyor ve istediği “ÇED olumlu” raporu onayını genelgenin bir maddesinden faydalanarak tekrar alıyor.
Oysa mahkeme, faaliyetin o bölgede yapılamayacağını, yapılırsa yerel hayatın sona ereceğini söylüyor.
Sanki mahkeme böyle söylememiş gibi, Bakanlık, şirketin yer değişikliği filan öngörmeden hazırladığı ikinci “ÇED olumlu” raporunu onaylıyor.
Rol değişimine dikkat: