İki baro, iki işkence raporu
İşkence Anayasa’da, ceza hukukunda, uluslararası sözleşmelerde suç olmanın da ötesinde bir insanlık suçudur...
İşkenceyi “şüpheli”nin kimliğine bakarak meşrulaştırılma girişimi ise işkence suçu kadar haysiyetsiz bir tutumdur.
GERİDE Mİ KALDI GERÇEKTEN
Cumhurbaşkanı Erdoğan dün Beştepe’de Yargı Reformu Stratejisi’ni tanıtırken şöyle dedi:
“Türkiye işkence ve kötü muameleye sıfır tolerans anlayışını benimsemiş bir ülkedir. Geçmişte hep tartışılan sistematik işkence, kötü muamele geride kalmıştır. Bu alandaki kazanımları korumaya kararlıyız.”
Daha iki gün önce Ankara’da ve Halfeti’de terör örgütlerine ayrı ayrı düzenlenen operasyonlarda gözaltına alınanlara yapılan işkencelerin baro raporlarına bağlandığını bilmesek, Ankara ve Gaziantep baroları, avukatlık yasasından aldıkları hak ve yetkiyle işkence mağdurlarıyla yaptıkları görüşmeleri kamuoyuna açıklamış olmasa, işkence mağdurlarının insanı insan olduğuna utandıran anlatımlarını okumasak Erdoğan’ın sözlerini dinlerken ferahlayacak içimiz de.
Olmuyor bir türlü.
★★★