‘Fayf mani tu fak fak!..’ (4)
Bu gelişmelere, birçok insan gibi Gülizar da seviniyordu. Bakkal Avram Efendi ile bu meseleyi ilk konuştuğu günden beri çocuğunun babasının Kore’de savaştığına inandırmıştı...
Bu gelişmelere, birçok insan gibi Gülizar da seviniyordu. Bakkal Avram Efendi ile bu meseleyi ilk konuştuğu günden beri çocuğunun babasının Kore’de savaştığına inandırmıştı kendisini. Yalnız o değil, tüm ailesi de buna inanmıştı. Son zamana kadar torunuyla pek ortalarda gözükmemeye çaba gösteren Fitnat Hanım bile artıkAli’yi yanından ayırmıyordu. Sokakta, siyah saçları kıvır kıvır, çikolata renkli çocuğu,“Ne şirin şey…” deyip okşayanlara, onların bir şey sormalarına olanak bırakmadan,“Babası Kore’de asker!” diyordu.
Türk askerlerinin Kore’ye gitmelerinin Gülizar için ayrı bir anlamı vardı. Bakkal Avram Efendi’nin üst katında oturan Devlet Demiryolları’ndan emekli
Reşat Bey’den, bizim Kore’ye, “Amerikalılara yardım etmek için” asker gönderdiğimizi duymuştu. Türk askerleri Kore’ye gidecekler, çocuğunun babasına yardım edeceklerdi. Gerisi Gülizar’ı ilgilendirmiyordu.
***
“Komünistlere karşı savaş” hem orada hem de burada sürüyordu. Türkiye’nin NATO başvurusundan bir hafta sonra İstanbul Cumhuriyet Savcılığı, “ülke çıkarlarına tersdüşen” yazılar nedeniyle Hür Markopaşa dergisinin sahibi ve yazı işleri müdürü Rıfat Ilgaz hakkında soruşturma başlattı. İki soruşturma da Hür Gençlik ve Barışseverler Cemiyeti’nin organı Barış dergilerinin sorumluları hakkında açıldı.