Ulusçuluk, ulus devlet ve Kürtler (9)
Anımsıyor musunuz? Türk Silahlı Kuvvetleri’nin 1989 yılında Cizre’nin Yeşilyurt köyüne düzenlediği operasyonda Binbaşı Tayyar Çağlayan dört Kürt köylüsüne...
Anımsıyor musunuz? Türk Silahlı Kuvvetleri’nin 1989 yılında Cizre’nin Yeşilyurt köyüne düzenlediği operasyonda Binbaşı Tayyar Çağlayan dört Kürt köylüsüne dışkı yedirmiş, bu nedenle hükümet köylülere tazminat ödenmesini kabul etmişti. (17.09.1993, Sabah Gazetesi)
Bu ilk olay değildi. Daha önce de Diyarbakır Ticaret Odası’nda yöneticilik yapan işadamı Felat Cemiloğlu 1982’de gözaltına alındığında, Diyarbakır 5 No’lu Askeri Cezaevi’nde ağır işkence görmüş, kendisine dışkı yedirilmişti. Cemiloğlu, bu iğrenç muameleyi biraz olsun unutabilmek düşüncesiyle bütün dişlerini çektirerek takma diş yaptırmak zorunda kalmıştı. (Celal Başlangıç, Radikal Gazetesi, 11.4.2003) Eski
Genelkurmay Başkanı Em. Org. İlker Başbuğ Gaziantep’te bir düşünce kuruluşunun düzenlediği toplantıda şunları söyleyecekti: “Toplumun karşılıklı olarak birbirinianlaması çok önemli. Yapılan hatalardan birisi de empati kurmamak. Bunun için empati kurmak lazım. Türkiye’de hatalar yapıldı ve maalesef empati yapılmadı, yanlışlıklar yapıldı. Sadece bir konuda değil, her konuda. Bakın bir PKK terör örgütü gibi başımızda bela var. Ama bakıyorsunuz 80’li yıllarda Diyarbakır Cezaevi’nde yapılan yanlışlıkların PKK’nin güçlenmesinde ne kadar önemli rol oynadığınıgörüyorsunuz. Keşke o zaman bu hatalar yapılmasaydı.” (Milliyet. com.tr - 13.01.2015)
Asker ya da sivil devlet görevlileri her kesimden Kürtleri akla gelebilecek en iğrenç yöntemlerle aşağılayarak akıllarınca bölgede devlet otoritesini güçlendireceklerini sanıyorlardı. Oysa tam tersi gerçekleşiyor, PKK bu tür olaylardan sonra daha fazla güçleniyor, dolayısıyla sürdürdüğü savaşı daha da şiddetlendiriyordu.
Burada uzun bir parantez açmak gerekiyor.
TSK-PKK çatışması sürecinde Güneydoğu’da yaklaşık 3 bin köy ve mezra boşaltıldı; buradaki nüfus kentlere göç edip kentlerin çeperlerine yerleşti. Bu insanlar kendilerini çok farklı bir hayatın içinde buldular.