Bayraklarımızı asalım bayramımızı kutlayalım
Türkiye birkaç yıl sonra Cumhuriyet’in 100’ücü yılını kutlayacak. Eksiklerimiz olabilir ama ben Türkiye’nin geleceğine hep inananlardanım. Birlikte olduğumuzda daha güçlü olduğumuzu da biliyorum.
BÜYÜK bir ailenin üyesiyim. Çocukluğum o kalabalıklar arasında ve ailenin büyüklerinin hikayelerini dinleyerek geçti. Bazılarını defalarca ve her seferinde aynı heyecanla dinledim.
Büyükbabalarımın, büyükannelerimin anlattıkları masal gibi gelirdi.
Yokluk yıllarından yeni Cumhuriyet’in o müthiş hikayeleri beni hep etkilemiştir.
Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşuna, yeniden var oluşuna tanıklık eden büyüklerimin her biri benim gözümde birer kahramandı.
Aynı zamanda vatanseverdi, insan severdi, hayvan severdi.
Onların azimleri, bitmeyen hayalleri, bir ülkeyi yeniden yaratmak için gösterilen çabaları ve onların yaşadıkları benim için gerçekten önemli...
Bu anıların bazıları yazılı bende, bazıları kayıtlı arşivlerimde, bazıları da hafızamda...
Onları zaman zaman oğlum Atlas’a anlatıyorum.
Bu ülkenin zor şartlarda kurulduğunu, değerini bilmemiz gerektiğini söylüyorum.
Dinliyor, beni anladığını düşünüyorum.