Gönüllü olup niye aşı oldum
Gazeteci olarak yıllar içinde çok sayıda haberini yaptığımız, güvendiğimiz, görüşlerine itibar ettiğimiz sayısız doktor, genetikçi, bilim insanıyla konuştum. Aynı şeyi söylüyorlardı. “Bilimin onayladığı, güvendiği her aşıyı olabiliriz. Ve olmalıyız...”
Geçen ay Türkiye’deki Faz 3 aşı çalışmalarına gönüllü olarak katıldım ve programa dahil oldum.
Bunu yaparken şunu düşündüm.
Bir yıldır devam eden bir salgınla karşı karşıyaydık. Evlerimize kapanmış, sosyal hayatlarımızı unutmuş, ailelerimizden sevdiklerimizden uzak kalmıştık.
Bu karanlık tünelden çıkışın tek bir yolu vardı; toplumsal bağışıklık...
Herkesin Kovid 19’u geçirmesini bekleyemezdik; vaka sayıları her geçen gün artıyor, ölümler de devam ediyordu.
İki Türk’ün kurduğu BioNTech firmasının Pfizer ile geliştirdiği aşı umut olmuştu.
Ardından Çin’in Sinovak ve Moderna aşıları da gündeme geldi. Aslında birçok aşı faz çalışmalarını sürdürüyordu.
Ama bu sefer aşı tartışmaları başladı.
Bir grup aşılar olmadan bu pandeminin biteceğine inanmıyordu, bir grup da bu teze karşı çıkıyordu.
Salgının ilk gününden bu yana uzmanlarla birlikteyiz.