Vatandaşın isteği keşke listelere yansıyabilse
ÖYLE anlaşılıyor ki; seçim takviminin sıkışık olması genel merkezleri oldukça rahatlattı. Örneğin Cumhuriyet Halk Partisi önseçim yapan tek partiydi.Bu sefer CHP önseçimsiz bir sınava...
ÖYLE anlaşılıyor ki; seçim takviminin sıkışık olması genel merkezleri oldukça rahatlattı.
Örneğin Cumhuriyet Halk Partisi önseçim yapan tek partiydi.
Bu sefer CHP önseçimsiz bir sınava hazırlanıyor.
Parti Meclisi hafta sonunda oturup 600 kişiyi belirleyecek.
Geçmiş seçimlerdeki gibi teşkilatların küsmesi, gücenmesi filan da olmayacak; çünkü listelerin tesliminden 30 gün sonra sandık başına gidilecek.
AK Parti ve MHP’de de durum farklı değil.
İyi Parti başka yöntemler belirleyip teşkilatlarını motive edebilirdi ama bunun için de vakit yok.
21 Mayıs’ta listelerin seçmeni ne kadar tatmin edici olacağını hep birlikte göreceğiz.
Ama isimler ne olursa olsun, listeler nasıl şekillenirse şekillensin; vatandaş kendine yakın, tanıdığı, güvendiği, bildiği, ulaşabildiği vekiller istiyor.
Sadece bu dönemde değil, her dönemde ve her partide seçmenini unutup seçildiği yere bir daha gelmeyen vekiller oldu.
Ve ne yazık ki; bu isimler her seçimde olduğu gibi yine adaylar...
Her fırsatta yazıyorum.
Her seçim döneminde Meclis’lerin üçte ikisinin değişmesi gerekir.
Bunu hem yeni isimlerin siyaset yapmasına olanak sağlamak, hem de tıkanmış siyasete yeni bir anlayış getirmek için desteklemek lazım.
Siyasete uzak ama mesleğimiz gereği siyasetteki her adımı izleyen biri olarak şunu net görüyorum.
Vatandaş yeni ve farklı şeyler duymak istiyor, sorunlarına hızlı çözümler bekliyor.
Yenilenen Meclis’leri destekliyorum.
Çünkü siyaseti bir meslek olarak değil, hizmet etmek için önemli bir görev olarak görüyorum.
Bu görevler de bir bayrak yarışı gibi belirlenmiş dönemler için yapılmalıdır.
Bu istek ve beklentilerin 21 Mayıs’taki listelere yansıyacağını umuyorum.
Ya STK’lar ne yapmalı
BAKIN bu yazdıklarım her sivil top...