Güçlünün hukuku mu hukukun gücü mü?
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın çok sık kullandığı (ama son zamanlarda kendisinden pek duymadığımız) bir slogan vardı: “Güçlünün hukuku değil hukukun gücü.”
İlk hangi danışmanı yazdı, Erdoğan hangi çerçevede kullandı hatırlamak zor ama bir ülkede hukukun önemini ve hayatımızdaki yerini bu kadar net anlatacak bir başka slogan daha duymadım.
Bir vatandaş olarak yaşadığım ülke için en büyük temennim, hukukun gücünün, güçlünün hukukuna galip gelmesidir.
Gel gelelim, son dönemde vatandaşların en çok dile getirdiği sorun “adalet eksikliği”dir ve bunun altındaki en büyük neden de Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın geçmişte sıkça dikkat çektiği o sorundur. Yani güçlünün kendisini her zaman haklı gördüğü, hukukun güçlüler tarafından şekillendirildiği ortamdır.
Bir çok örnek verebilirim ama İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu için kullandığı şu dil, meramımı anlatmak için çok uygundur:
“Buradan söylüyorum: İşini yap, başımızın üzerinde yerin var ama işini yapmanın dışında başka işlerle meşgul olursan pejmürde ederiz. Bu kadar açık ve net”